SÂREBÂN
içimdeki yetim çocuk gibi
sevmelere muhtaçtım sırtımda ağır heybem yüküm gâmla dolu zerrelerim efkar ve hüzün doldu senin hayalini ıssız çöllerde ararken rüzgar sonbahardan hişimlan koptu hâşin vurdu şakaklarıma kıskandı seni kum doldu senin gözlerimdeki resmin çünkü dolu dolu sen vardın gözlerimde çöl olmuşum hayalinle avunmaktayım hüzün rüzgarları ardım sıra ,otları dikenleri savurdu peşimde çıplak ayaklarımdan kan damlaları var çöllerde iz oldum sârebân/lara sor beni sığınmışım gecenin izbe mâbedine züleyha/ım şimdi sensızliği göz yaşlarımla yüreğimi göz göz acıtarak içiyorum kuyudaki yusuf gibi hüzünlerdeyim yıldızlara betimsiz adın yazdım ,bir baksan ay’ın etrafına görürsün dünyada meczup ,âşkın nirvanasında diyar-î âlemde gezerken avare ruhum sonsuzluk gîrdâbında meçhuldeyim semâhta avunmaktayım bir/ yanım deli /bir yanım /divâne gülüşlerim ârafta kayıp yüreğim/se firarda kâsırgalara esir düştüm bende bilmem artık ben kimim semahta mülteci nirvâneyim ,sârebân/lara sen sor beni ... nurcihan erdogan |
Kutluyorum üstat
Yüreğin var olsun
_______________________________________________Saygılar selamlar