DeğişimAcıyı, kaygıyı bulayıp aşka Bir zaman ne kadar üzdüm kendimi Seni sevmek için bu defa "başka" Nice imbiklerden süzdüm kendimi. Kumsalım sanmıştım, kum değilmişim Yangınım sanmıştım, mum değilmişim Tamamım sanmıştım, tüm değilmişim Sandım ki deryayım, yüzdüm kendimi. Hangi karanlığa ışık olmuştum ? Hangi boş kovaya akıp dolmuştum ? Hangi yaşlı göze bakıp solmuştum ? Tepeden tırnağa süzdüm kendimi. Damlayı görmüşüm, derya yok gibi Tek yıldız tutmuşum, semâ yok gibi Baktım ki bu derde deva yok gibi Demir havanlarda ezdim kendimi. Damla da, derya da gölümde şimdi Yıldızların hepsi göğümde şimdi Kâinat içimde düğünde şimdi İnsanlık yolunda sezdim kendimi "Artık ayrılık yok" diyelim, tâki... Nihayet anladım, dostlukmuş bâki Her zaman aşk dökmez kadehe sâki Nesîmi yerine yüzdüm kendimi... Dostlardan gelen dörtlükler BEN-İ EZDİM ÖRSTE, O’ NUNLA DOLDUM GURURU KIRINCA RABBİMİ BULDUM ŞEMSİ EZELİDEN İLHAMI ALDIM MISRALARA DÖKÜP YAZDIM KENDİMİ..........BAYRAM ALİ BÜLBÜL Toprağa serip te tohumlarımı Seyreyledim baharda fidelerimi Gordion düğümüne vurup kılıcımı Umarsız dertlerden çözdüm kendimi.........Kiraz Çiçeği Garip Rabia’yım düştüm yollara Hakk deyip tutundum kuru dallara Kalemsiz, kâğıtsız bakıp hallara Ben ki asumana yazdım kendimi.............RABİA BARIŞ |