16
Yorum
24
Beğeni
0,0
Puan
6546
Okunma
ve kırkı beş geçerken hayat,
kalan hatıralara değer yaşanmışlıklar..
bir yanda mutlu bir çocuk koşar, yüzünde kiraz ağaçları gölgesi
öte yanda
tomurcuklanmadan katledilmiş umutlar
sönen evlerin ışıkları gibi
şaibeli bir gece ışık oyunları oynar gözlerimle
... ne tarafa baksam tek kanatlı kırlangıç
göğü uçuruma düşmüş bulut
bir aynanın önünde bakışlarımla buluşur
ardımda ısırgan bahçeleri
ne vakittir kupkuru kirpiklerim bilemezsin Delâl
kırılır kalbimdeki gözyaşı dolu sarnıç
deniz olur yalnızlık
karanlık çökünce omuzlarıma
ellerim kaybolur.
ölümü özler gibiyim
anlattığından beridir hatıraları bir masal gibi
mezar taşları....
sanma ki her zaman böyle cok konuşur ve dertleşirim
hayır Delâl
benim kalbim ve çenem bir tek sana çalışır
bütün susmalarım seninle cığlık
üşüyen parmaklarım ateş olur yanarlar
sen Delâl
aşk sen
sevgi sen
özlem sen
“hasretinden prangalar eskittim”
bir çok saati böldüm dakikalara
ne çok saniye taş olup oturdu yüreğime
ben Delâl ne kadar çok ölümsüz hikaye yazdım bu aşka
kac defa Kerem
Ferhat
Tahir oldum
sen..
sen aynı Zühre!
bakma umarsız duruşuma
bakma sırtımı dönüşüme
rolünü iyi oynayan aktör gibiyim
... gülüşünün tokluğuna!
HaSaN