BENİM MEMLEKETİMbenim memleketimde geceler hiç ürküntü vermezdi insana seher vakti toprağın çıtır çıtır konuşarak uyandığını görürdün şafak bir bebeğin doğumu gibi sökerdi kutsal ve mucizevi gün gülümserdi sardunya kokulu pencerelerden daima benim memleketimde güller bir başka kokardı dikenlerİ kanatmazdı sevgiyle okşayan elleri kuşlar kanat çırparken özgür ve mutlu masmavi gökyüzüne bulutlar bolluk bereket rahmetini yağdırırdı üstümüze benim memleketimde dağlar yüceliğiyle övünmezdi masum bir gelininin gözyaşları gibi süzülürdü doruklarından süzülen beyaz karlar dağların eteklerine kekik kokuları miski amber kokusu gibi eserdi benim memleketimde buğday başaklarını taç yapardık başımıza her lokmasında nice şükürler ederdik toprak anamıza savrulurken harman neşeyle harman yerinde döner dururdu şen çığlıklarımız döven üstünde Benim memleketimde insan kokardı evlerin eşikleri Bin bir bereket taşardı kilerlerden küplerden Karıncalar da nasiplenirdi kendi paylarına düşenlerden Misafirsiz geçen bir gün sayılmazdı günlerden Benim memleketimde Rabbim’ in kurduğu düzen hiç şaşmazdı Pınarlar çeşmeler kuyu başları sevdanın türküsünü çığırırdı Papatyalar gelincikler kır çiçekleri aynı dilden çekerdi halayları Benim memleketim de… |