farklı kentlerin farklı uykularından uyanarak farklı pencerelerin önünde dışarının yalnızlığına bakmaktı iki farklı insan olarak aynı özleme eylem hazırlığı
üzerine giyindiğin bensizlikle gözlerinin içinde sakladığın yağmuru benim üzerime giydiğim sensizliğin tamda kuraklığına yağdırdığını anımsıyorum
gece kuşları dağılmış ve bir tek sessizliği yiyen karanlık kalmıştı geriye tütünlenmiş gözlerimin aslında sana soyunuyor olması utangaç tavırlarla resimlerine tek tek dokunmama özetti
kimbilir sen avuçlarının içinde sakladığın mavi yalnızlığına anlatıyordun beni ayaklarına düşen ay ışığıyla büyürken hasret saçlarının uçlarında açıyordu papatya benzeri güneş
biliyorsun çocukların yazgısı savaşla kadınların ah sesi dayakla terbiye edilirdi sen dövüldüğümü bilmezdin sadece güldüğümü benimse isterdim gizli açan çiçeklerle sevişen kuytularda olurdu bahar her düşen cemreyle biraz daha ısınırdı soğuk düşlerim
öyle acıyordu ki yüreğim yeter demeye hali olmayan yorgun bir işçiydi aşk yirmidört saat çalışıp seni seven bir kalbin aç susuz yaşayabilmesi tarifsiz bir onurdu ruhuma sanki çapasını toplamış bir gemiydi aklım her deniz, her okyanus, her suyun mavisi, senin tenindi dalgaların çoğaldığı zamandı, yokluğunla kavga ettiğim o saatin paramparça olduğu vakitler
varlığın martıların açıklara toplanmasıydı ardından kentlere dağılışlarıydı sensizlik öyle acıyordu ki yüreğim yaralanarak kabuk bağlamış küfürlerimi hep yeniden söküp dilimden koparıyordum kabuklanmış hüzzam şiirlerle belkide sen o zamanların içinde dizlerine yatırmış yokluğumu geceden çaldığın ninnilerle büyütüyordun dudaklarının kenarında benden kalma rutubetli bir buse ellerinle kapayıp yüzünü suskun acıtıyordun kelimeleri
uzak bir yalnızlıkla uzak bir yalnızlığı kucaklamış iki kalabalık hasrettik sol yanıma acılardan emanet kalan sen sol yanına yitirilmelerden çıkıp gelen ben
son bir düşü kutsuyoruz acemi sevdalardan arta kalan usta gülüşlerle direncine mavzer çığlığına isyan olmalıyım yanımda yürüyen asil duruş ekmeğime buğu olmalısın acıdığı kadar serpilir hayat sonsuzluğunda bizede bir parça umut saklar nasıl olsa ...
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
ANKA KUŞU ( YENİ YAŞAM ) şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
ANKA KUŞU ( YENİ YAŞAM ) şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
son bir düşü kutsuyoruz acemi sevdalardan arta kalan usta gülüşlerle direncine mavzer çığlığına isyan olmalıyım yanımda yürüyen asil duruş ekmeğime buğu olmalısın acıdığı kadar serpilir hayat sonsuzluğunda bizede bir parça umut saklar nasıl olsa ...
Fonla okumak güzeldi bu anlamlı şiirdi Umutların tükenmesin üstat __________________________________Selamlar
evet dost acıdığı kadar serpilir hayat ve düşlediği kadar sever insan insanı.... müziği ile şiiri ile yine kıymetliydi sayfada geçirdiğimiz vakit. kutladım ayrıcalıklı kalemini can dost selam olsun sevgilere adanmış yüreğine
Ne güzel ve gerçeğin ta kendisi yürek yakan tesbitler. Yinede o yorgun yüreğinde geleceğin daha güzel olmasına dair ümitvar olman, birey olmanın temel taşı direnişte kararlı olmak. İşte bu derim insan gibi yaşamak. Inanmak başarmanın yarısım sevgili Bülent, ümitdaşlarınızın artması Dileğiyle hoşça kal can kardeşim selamlar.
Minos tarafından 8/26/2014 11:50:21 AM zamanında düzenlenmiştir.
Minos tarafından 8/26/2014 10:57:32 PM zamanında düzenlenmiştir.