BİR MARTININ KANADINDA UMUTKuru bir yalnızlık benimkisi arada gözyaşlarımla ıslattığım. Bir yanım yetim çocuğun gölgeleriyle sarmaş dolaş ölümün ılık nefesini bekler gibi durulmuş bir yanım çavlan dökülüp duruyor sevgilinin bıraktığı boşluğa ha boğdu ha boğacak geride kalan ne varsa. Kalemin ucu kırmızı çiziyor yasak bölge diye gönlümü. Dur demek isterdim zamana dur ve seyret bana yaptıklarını bak nasıl yüzümün asıklığı tekme yemiş bir köpeğin sızlaması gibi nedenini, nasılını hiç anlayamadığım bir sevgisizlik girdabındayım ne zaman bindiğim dakikaların üstünden ineceğim. Elimde bir meczubun değneği giden sevgilinin gözlerime kahpece mil çektiği günden beri oraya buraya çarpa çarpa yürüyorum bir Mecnun’um, bir Kerem’im yok benim elimi keseceğim Yusuf’a hasret gidiyor yüreğim. Nemli pınarlarım ufacık bir tebessümde akıyor oluk oluk "boğulacağım keder ırmaklarında" derken öyle alışmışım ki kalleşliğe artık usul usul yüzüyorum öl/e/meden. Bir martının kanadında umutlarım her denize dalışında biraz daha karışıyor sonsuzluğa. Ayvazım DENİZ |