ZELÂL
"İlahi Havaril
Sen söyledin değil mi yerimi Yoksa nereden bilsinlerdi Bir meczup hangi âlemde saklardı kalbini. Saçlarımdan yakaladılar işte Uzun sulara attılar beni Mezarından çıkar diye Harfsiz kitaplara kapattılar...... ............................................ Zelal Sana bu mektubu, ikinci bir zamandan Mavi bir berzah aralığından yazıyorum. Hatırla ki Gözlerimden vurmuştun beni bir zeval vakti Irmağından bir yudum su Çerağından bir nebze ateş Ve bir avuç toprak çalmıştım dağlarından Sanıyordum ki efsunluydum, yanmazdı ellerim Sanıyordum ki Kirpiklerindeki sırattan Gözlerindeki cehenneme düşmeden geçerim Aynalardan suretimi siler Seni sırların Seni muhayyilemin ufkunu çizen Sınırların ardından seyrederim. Ateş içmekti bu biliyorum , Azap denizini duasız geçmekti Perdesizdim çünkü libassız yalın bir aşk... Görseydin, Hüznüme bir kapı aralayıp Yüzümü bir kez görseydin Parçalanırdı tüm hicabı acziyetimin Utanırdım, ridasızdım Derindi yansıdığım sular, korkardım. Ateşe atılan bir kitabın Son sahifesiyim şimdi yalnızlığımın bir ucunda Silinmek üzere yazılarım Sana, yoksunluğumun en ücra mecraından gelip Sözlerimin ardına saklanan mülteci bir sancıyla Ve bu yürek yangınından geriye kalan O, en son satırlarla sesleniyorum Zelal . Sesimi izansız bir öfkeye hapsettiğini, dinlemeyeceğini Bu ilticanın bedelini Bana, o duvarları konuşturan suskunluğunla Ödeteceğini bile bile sesleniyorum. Senden sevmeni istemediğim gibi Mukadderat bu Sevdiğim için affetmeni de beklemiyorum. Say ki uzaklarda bir ırmaktım denizini özleyen Toprağımı bırakıp avucuna aktım Say ki inşiraha susayan dua , Azabı unutan günahtım Korkumu nisyanda bıraktım. Affetme Zelal Ben seni aşkla, aşkı seninle aldattım, affetme sakın. M.Kemal Serhatlı |