Sadece
Sadece
Uzak diyarlardan sesini duyup Koşarak yanına geldim sadece O mahzun bakışın sineme koyup Vuslatı hasrete böldüm sadece. Nerden bilirdim ki nazla edanı Düğün, bayram sandım sağır nidanı Takınca boynuma ayaz vedanı Kır çiçeği gibi soldum sadece. Dilerken gönlümü bir bıçak gibi Sarıldım sabrıma bir çocuk gibi Issız köşelerde bir kaçak gibi Elimi uzatıp kaldım sadece. Ömür yaza küsmüş kışa az kalmış Bülbül güle susmuş yalnız söz kalmış Artık ne şarkılar ne de saz kalmış Bir tutam eylülü yoldum sadece. Nasıl da aldattın kandırdın beni Seviyorum diye yandırdın beni Bal diye acıya bandırdın beni Kan ağlarken bile güldüm sadece. Gidiyorum artık başım önümde Yüreğim elimde hüznüm yanımda Kelebekler gibi tek bir günümde Yaşaya yaşaya öldüm sadece. Gün olur ararsan o solgun gülü O zaman hatırla bastığın dalı Çok görürken bana kuru bir gölü Ben hep seni kendim bildim sadece. Ayın şavkı vurdu yine gözüme Gün düştü saçıma güldü yüzüme Saçarken yıldızları kara güzüme Bir kaç mutluluğu çaldım sadece. Yüksel Beyocaktan |