Küskün Güneş
Felek gurbette zifir taşır geceye ,yağmurun kanatlarıyla
asuman kaynatır cadı kazanını .hellowein var Cadılar sevişiyor asuman akıtıyor göklerden simsiyah kirini sisini Cümbüşlü karnavallara gebe bu şehir bahara şimdiden.. Külleri dağılır rüzgardan üstümüze , mistik kokulardır etrafı saran. Kuşlar pusmuş bu gece . asırlık evler şahididir yanık canların, sırını kıyamete saklar. hasretle gurbet özlemlere gebe burda . Duygular beton hisler kül olmuş . Burda zamana iltıca gözlerdeki hüzünler yaşlar . Bu sisler diyarına binlerce sitem etsem azdır . Divide yazılmış kaderler bin asır silinmez . Masal olmuş hayatlar bu şehirde boyunlardaki fünyeler ses verir geceye. Kentin geçmişini bulutlar sır gibi saklar acılardan yağmur la yağar suni karlar .. Toprağa hep hüzün taşır yağmurlar ,sisler saklar hüzünleri . Çalmaz kendi dilimde gurbet şarkıları , Duysam sürgünüm olur bu koca şehir ,çağlar gözyaşlarım durmaz. Serçenin kanadına saklı yürekler var burda Umutlar gelecek yarınlarda saklı... Susuz martıların kanat seslerı yırtar kulakları Kanatları efkar taşır özlem dolu yüreklere .. Duygular berlin duvarı hisler kül bu şehirde . Bu evlerki vakurlu pes doğrusu nasılda sıyrılmış Geçmişin azabından dim dik sus pus kuşanmış pusat Güneş hep kırgındır gözlerı sönük surat asık insan gölgeleri sokakta Soluklarında mistik kül kokuları geçmişin can çekişleri her nefeste Ecel teknesinde unutulmuş hissiyat ve umutlar fırtınada alabora olmuş .. Gülen yüzler ve gülüşler akıntıda kayıp bu şehirde. Gürlesin gök çaksın şimşekler korkudan nutkum tutulsun .. Yağmurlar gözyaşlarıyla yıkamış bu şehri, Çığlıkların sesi var geçmişinden kalan sesler var bu şehir suskun olsada Çıksa güneş haşmetiyle açsa kırmızı güller rengarenk unutulsa acılar uçsa kelebekler.. 8.7.2014 nur. |