BedelŞiirin hikayesini görmek için tıklayın “Bir alazın gölgesinde dem duruyor çiçekler/
Zalim ayrılıklara bölünüyor türküler…” Ve/ Bir sazın ciğeri sökülüyor Pineklemiş alınlara zorlanıyor secde Cerenler gül sunan hûnkarın Ayağından sürüklüyor diğeri Benden değil diyor biri Bu kuşlar bu mahalle Bu insanlar… Yıllardır sinmiş zamanların Köhnesinde bu cehalet Yüzleri cellad maskeler Otuz üç cana teyellenmiş Anadolu’mun halıları Edibe saçlarını alazlamış güneşe Koray sarı mintanında çok şık Sulari göç eyliyor turnalara “Kızıla boyanmış tabutların Sokağından geçiyor yalnızlık” Duman solumaları; Hissiz haykırışlara bölünüyor gece Duvarlara yazılıyor çaresizlik senaryoları El ele tutuşmuş badireler atlatıyor ölüm Gölgeler alkışta; Ağızlarında cam kırıkları Ve kibrit/ve benzin ve kin… Hiç gelmeyen adaletin pençesinde kuşlar Havada bölük bölük izleri var Karıncalar su taşıyor yangına Ceylanlar son nefeslerini Ellerini çırpıyor kızlar Son dönüş bu/ Son dönüş… Gelmeyen temmuzlar yaşıyor Sivas/ Tepesinden kokular yükselen Madımak/ İnsan kokusu karışıyor Kebap kokusuna… Eğer; Acılar zemzemle yunsaydı Boş lafla dolmuyor bakışlar Bir çiçeğe can veremez Adalet… Her bedeli ben öderim Erenler… İşte budur yol kavgam Sarı güneşim gülen yüzüm… |