hayatI aşk bir haki keple bir postal arasına sığar mı sen sığar mısın memet bir ülke almaz hayallerini dağlara sığar mısın nereye gitsen orda sen hangi çatışmada kiminle göz göze gelsen kendinle göz gözesin ya kendine vurulacaksın ya vuracaksın kendini hayat bir haki keple bir postal arasına sığar mı hayal sığar mı memet II kalbime sığdıramadığım anne ordusuyuz ordayız yurtsuz ve kimliksiz ana olmak bir ülke olmaktır tam da siz savaşırken tank tüfek dünyanın bütün demirlerini göğsüne çeken uçsuz bucaksız mıknatıs bir mıknatıs ülke olmak tanrı gücenmesin oğul onunkinden çok gibi sevgimiz vatan kurban ister sizi biz size kurban oluruz III anneciğim biz burda asker arkadaşı gibiyiz onlarla yemek kokumuz karışıyor kaşık sesimiz ve onlar türkü söylüyor biz ağlıyoruz biz söylüyoruz karşıda onlar utanmasak ‘yanlama’yla akşam gezmesine giderdik gülerdik sümüklü anılara anı dedim de, bizim hasan’ı gördüm on metreden vuramadı şaşkın ben onu yüz metreden kucakladım kucağıma mahallem doldu ve bütün o çıkmaz sokakları aşkın . . . . . . . böylesini görmedim dedi komutan düşmansız bir savaş ölüyorlar ama öldürülmeden ömer faruk hatipoğlu (AUY, y.sanat, 2006) |