aşkın hiç uğramadığı yalnızlık kokan dudaklarbu gece bir kadının kırılganlığına şahit oldu gözlerim utangaç allık sürüldü yanaklarına sözler düğüm düğüm dizildi yaşlar sicim sicim süzüldü yalnızlığına şehla bakışlarında kırılgan yıllar öfke tohumları ruhuna batar yılların pespaye yılgınlığı yüreğini dağlar dağ gibi bir kadın kırıldı bu gece aşk ruhunda asla aş olamayan yalnızlık yokluk sırtında ruhunda ise katık dört çocuk kaderin teknesinde yürekler kırık bu gece bir kadının yalnızlığına şahit oldu gözlerim lanetli bir kadere annesiydi atan töre deyip kızlardır susturulan lal bir ömre kul köle diye satılan dağ başında dağ gibi bir kadının yıkılışını izledi gözlerim kırlangıç yarasıydı ruhunda iz bırakan sevda kördüğümü boynuna dolanan hiç sevilmemiş yüreği aşk aşk ise hiç olamayan bu gece kırılan bir kadına şahit oldu gözlerim aşkın hiç uğramadığı yalnızlık kokan dudaklar siyah beyaz bir hayata ait bir kadın ve bu gece bir kadının kırılganlığına şahit oldu gözlerim anladım ki hala kadının adı var kendi yok mahmudiye düzkaya |