Bin Kadın Destanı
Haykırıyorduk göklere edanı
Çizgimizi kimselere söylemedik Bulmasınlar diye bizi Yıldızlara katılarak Arasından sıyrılan mis kokulu mavi ceylandın Ruha dolarak tebessümlerini Yaldızlı gecelere işlerdin Bırakıp gittin bizi Sarmaşık sokaklar hüzün kokuyor artık Berrak bir fesleğene dil uzatan Küçük karıncalar yok artık Ruhuna set çeksem kar düşer incinir Bedenine kavuşan tatlı bir tebessümdür hayalim Mihrabına düşerek alnını öpsem Çetrefilli göğsünde aşk tanrıçası doğar Bana bakma öyle Seviyorsan iki cümle Sevmiyorsan güle güle Bazen ağlayışının sebebi bir kadın değil bin kadındır. Çünkü o bin kadın, bir kadının ahıyla yakar seni ! |