İstanbul Söylencesi
Sabahın tazeliği gülüşünle örtüşür.
Bahar senden iz taşır renk ahenk iner suya. Sen tebessüm etmezsen cümle erguvan üşür. Mahmur bakışlı peri gamla dalar uykuya. Hüsnü ana tek mihenk hece hece İstanbul. Efsaneler ıtırı karışır nefesine. Bardağın kenarına dudakların olur im. Özenir suyun sesi senin billur sesine. Boğaz’ın mavisinde seni anlatır mevsim. Dilimize pelesenk hece hece İstanbul. Gülün nazı seninle hem dem olur daima. Zarafet elçileri kapına sıralanır. Gece ayın sureti seni ederken ima. Efsaneler şehrinin kapısı aralanır. Emsalsiz söylencede bin bir gece İstanbul. Misal isteme benden çözdürme gizemini. Nedim’in gazelleri seni betimler dile. Yaramı sarmak için esirgeme emini. Divanlara yazmışlar bil Leyla ile seni. Gönülde billur hevenk hece hece İstanbul. Kız Kulesi her sabah güneşe ederken naz. Yadımda tazeliğin çayımdaki has ıtır. Sana dair dilimde sükut makamlı niyaz. Seni yazar kalemim hayalde satır satır. Efsane yurduna denk hece hece İstanbul. 24.03.2014, İbrahim Kilik |