ÇOCUK
ÇOCUK
erken değil miydi çocuk hangi telaştı hangi özlem taşıdı seni ölüme geride bıraktığın binlerce yürek yangını söyle söner mi çocuk anneni sevmez miydin be çocuk sarmaz mıydı seni kollarına baban okulda bekleyen arkadaşlarına bir ekmek almaya gitti ve dönmedi geri nasıl deriz dönmedi çocuk anlıyorum seni çocuk kardeşin kardeşe tahammülü olmayan bu dünyadan ben de gitmek isterdim keşke gideceğini söyleseydin keşke veda etseydin çocuk vedasız ateşlere dayanır mı yüreklerimiz çocuk bu gitmeler gitme değil benzemez özlemle beklemelere kirpiklere inen bulutlar söndüremez bu yangını albümlerde avutamaz tatlı tebessümlerin çocuk keşke çatık kaşlarınla dünyayı yok etseydin çocuk kara gözlerinle şimşekler çaksaydın ayrılıklara hatta beni gönderseydin har’la yanan fırınlara demek ki bakamamışsın umutla yarınlara inan gemicikler gönderirdim seni ecelin elinden almaya fırınlar dolusu ekmeklerle dönerdi yarına dair umutla bakasın diye merak etme vedasız gidenlere melekler eşlik edermiş çocuk gemicikleriyle fora diyerek yol alanlara zebaniler eşlik edermiş çocuk merak etme günü geldi okyanuslar bile yanacak çocuk kim nerde secde edecek kim nerede yatacak bilmem ama onların ölümleri ancak annenin bedduasıyla kutsanacak çocuk Hüma Efkan |
Merhaba,
Kutlarım,etkili bir dil ve analatım.
Teşekkür ederim saygılar.