Düşman Erlerine, RACONİ
Hop hop! Düşman erleri, hele gelin az hele!
Ne dolanırsınız burada, ha söyleyin hezele? Siz ki bu topraklara bir hayli bigâne… Bu vatan bizimdir, bizim lane, peki siz kimsiniz, avare? Demek çanak, çömlek topladınız, üşenmediniz, Gelin şu kaleyi çanaklarla yıkalım dediniz. Hop dedik düşman eri! Çanakkale bu, Çanakkale, geçilmez, ne yaparsan beyhude! Ne! Ne dedin sen? Demek toprağımıza girerken izin istemek nadire… Peki, bilmez misiniz siz, verilmezse müsaade, olunmaz azade! Çanakkale bu, Çanakkale! Nicesini geçirtmedik, kaldı dımdızlak, biçare, Şimdi sokak başlarında her biri, bir sefilâne… Hadi gelin, zorlayın sınırları, girmek için içeri, Ama giremezsiniz ki, sizinki de terane… Hadi girdiniz diyelim, Unutmayınız! Zafer için savaşa; ana, baba, bacı… Kardeş, çocuk amade! Ne oldu, korktunuz galiba? İşte ben de böyle bir üdeba… Ne o, titriyor musunuz? Ee… Ben de sizi, düşman bellemiştim, Sizde de yokmuş faide. Hadi o zaman, şimdi yürüyün de Alayım boyunuzun ölçüsünü, Hazır, yerindeyken endaze… Hadi yürüyün de görelim ense tıraşınızı, Hazır, kitap sayfalarında adınız hezele diye yazılmadan müsvedde! |