Yunus Deyince Bir Akilim
Şu yaklaşan şu cüsse şu gözlerde aşina
Türap altındadır nice canlar, zamansızca… Bu bir hüsrana aşina… Ah, bir hüsrana kapılmışım, kapılmışım ki biçareyim. Ne kadar çabalasam da ancak pare pare bir akilim. Bir akilim, Yunus gibi dilim der hep ilim ilim Ne melal beklerdi kapıda beni, Yunus deyince kaçışmalar başladı, dilim dilim Dilim hezeyan bağlamaz otağında, Kaldırmaz kafam, onca safsatayı bir anda. Bilirim bir anda da avuçlamak ecramı namümkün… Lakin Yunus deyince de olağana, olana yoktur hükmüm. Hükmüm geçmez, istesem de yakınında olmayı her doğrunun, Ömrüm yetmez, istesem de izlemeyi güneşin her doğuşunu Güneşin her doğuşunu görmeye ne ömür fırsat biçer, Ne de Yunus’u anlamış, anlıyor, anlayacaktır her er. Kimi er ne Yunus bilir ne Hak tanır, Muhakkak o, aczini duymuyordur, iş ondandır yanılır. İş ondandır yanılır, Yunus’ları anlamayanlar, İş ondandır tarih boyu anılır, anılır hep ırkçı diye, Kardeşi kardeşe karadaş diye, Diye diye kırdırtanlar! Kenan Taban |