Hayatsızım
Daha doğmadan ölmüştü minicik yüreğimde ki hayaller
düşlerini bile kuramadan o masalsı kitapların, yırtıp atmıştın hepsini adını izhar edemediğim ya sana ne olmuştu ki ey gölgesinden bile ürktüğüm mihrime kurban etmiştin kınalı ellerimi oysa ki; kopardığınızda filizlenen yapraklarımı şehri güzelleştirecek bir resimdim kıyıp bir ezanla sela arasında bedenimi göçürdünüz daha ölmeden toprağa şimdi "gamzedeyim deva bulmam" sancılar ta öldürdüğünüz de başlamıştı üstünü toprakla örttünüz... bir aralık bulup nefes bile alamıyordu ruhum kahır dolu yılların ezilmişliğinde büyüdü acılarım sürgüne ithaf etmiştiniz geleceğimi ve ben küçüçük çiçekler büyütmek istedim başı semaya yükselen ki;küskün bulutlara selam olsun yağmasınlar kabrime solgun toprağımda mor/al bitmez darmadağın olan o çocuksu hayeller zamanla hayat bulacaktı bir babanın şefkâtinde şefkâtini bir pula satmadan önce bu şiir nasıl yazılıyor biliyor musun? boğazımda bir avuç çakıl taşı yırtıyor gırtlağımı ve kanım içime akıyor ki siretimi yar bak kızıl derya susmuştum acılarıma hayır hayır doğrusu susturulmuştum! ne oldu da böyle kaleme sarıldım yine satırlara düştü sağanaklarım neden zifiri yılları çizdim beyazla kandırdığım sayfalara şavkını çaldılar yıllarımın karanlık gözlerime acımayın... şimdi kakülümde bir ahın telaşıdır aklarım ne vakit tarasam saçlarımı anıma çöreklenir y/aşamadıklarım ve bir adabı olmalı hayatın karanlık gölgeler gibi ürkütmeden çocukları güzellikler ülkesinden biraz masal toplatmalı... /Ruhumun fırtınalarında devrilirken birer birer tutsaklığım bel ki bu yüzden böyle kıyısızca savrulur dalgalarım/ Nuray AYHAN... |