Ayrılıksızlarbin yıl önce yapılmış provası sözcüklerinin kurallı, yasaksız, ezbere sevmelerinin ayrılık onlar için hep erkene doğan bir uyuşuk güneştir geceler, özlenen tekrarlardan ibarettir üç öğün elbisede biter siyahlıkları hakikatte büyük dudaklarının, minik burunlarının da asalet; bir beyaz, bir yağlı, bir derli toplu perçemdedir pırıl pırıl ayakkabılarına düşen siz siz olun kesmeyin yollarını gözbebeklerinin bir kontrollü kahkaha kızartır yüzünüzü acımaya kalkmayın… bir alıcısı vardır elbet bakire ruhlarının bundan böyle de el sürülmeyecek tek ayrıntılarıdır gölgelerine düşen enine boyuna gölgeler ve ayrılıksızdırlar nasılsa iki kadeh beyaz şarapta ak pak olacaktır arada bir yoklayan ölüm de minicik toz düşer omzunuzdan gününüze iç sızılarınız çıkmaya başlar merdivenlerden bir dost sıçrar öğle uykusundan, aralar kapıyı bilseniz de takvimlerindeki işaretli günlerinde yoktur parafınız.. anlatmaya koyulursunuz… sözünüzü keser, mezar yazılarını okuyan spiker hava durumuna geçer… Reşide Sarıkavak |
sözünüzü keser, mezar yazılarını okuyan spiker
hava durumuna.................. geçer…
hayat insanı her şeye alıştırırken, ölümüde sıradan-kılıyor...
tıpkı ölümüne severken, yalnızlığı kabullenmek gibi...
güzeldi dizelerden nefessiz geçtim, dönüp tekrar tekrar okudum...
saygı ve selam ile...