YALNIZLIK
vicdanı erimiş akrep zamana zekrediyor
zehri acıyla kaçıyor rüzgar gibi esiyor yelkovan sobanın kenarında tünemiş garip bir fare dünden kalan ekmekleri kemiriyor ajanstan haber geçiyorr bozuk radyo daha dün gibi herşey Neşet’in sesi geliyor nemli Gongul Dağı derken Dedemin yüzü beliriyor Soğuk pencerede şimdi ellerim Sibirya gözlerimse fersiz seçmeye çalışıyor takvimden bugün hangi dündeyiz kimbilir kaç kez okudum şu hadisi heyhat ne çabuk geçti ömür gençliğim acı dolu olsa da varsın ıslak olaydı çocuk ellerimle çektiğim iki ton kömür zaman ne yalan zaman ne alçak Zaman ne onursuz Zaman ne rezil acımasızca bıraktı bizi sefil Ah sevgilim Sende gittin boş kaldı minderin Ben şimdi bu hasta dilimle kimden su isterim gelmiyor doğurdukların ne de torunların her sabah hangi umutla yatağımdan kalkarım dost değil ve çatık kaşlı sert ve donuk bakışlı düşman olmuş besbelli senden sonra bezle aşk yapmamış nankör aynalar son durak omuzlar bilirim bıktım bu yalandan ve zamandan gerçeğim tek sendin inşallah yanına gelirim Ecel sen ne büyük rahmetsin bıkana Sen ne hayırsın yalnıza Azrail ne zaman gelirsin ruh bahçeme beni sevdiğimin yanına götürmeye içime üfrülen ruhu sen mi alcaksın beni bu beden zindanından ne zaman kurtaracaksın???? |
bıktım bu yalandan ve zamandan
gerçeğim tek sendin
inşallah yanına gelirim
Ecel sen ne büyük rahmetsin
bıkana
Sen ne hayırsın
Azrail ne zaman gelirsin ruh bahçeme
beni sevdiğimin yanına götürmeye
içime üfrülen ruhu sen mi alcaksın
beni bu beden zindanından
ne zaman kurtaracaksın????
:((( Okudum ve yüreğim burkuldu tebrikler yazan kaleme güzeldi hemde çokkk
saygılarımı bırakıyorum ..