GÖNÜL
GÖNÜL
Gönül medfuna girmiş nigâr cihan dururken Kâfi bulmuş dar yeri uçmak sanki zor gelmiş Fakat çamurla kaplı çatlak yüzü kururken Şirksiz bedene kefen biçmek sanki zor gelmiş Akreb duvar sırtında zaman ömrü kovalar Dar bedeni bol görmüş boş dururken ovalar Emmare ye kapılmış yıkık hane yuvalar Bırakıpta cennete göçmek sanki zor gelmiş Gönül sanmış ki nefsi çıkartırım saraya İki tahta bir çivi ulaştırır karaya Düşünürken dünyayı mahşerdeki sıraya Menzil için sırattan geçmek sanki zor gelmiş İblis gönlü eylemiş bir kaç cilve naz ile Dünyayı bahar edip geçer sanmış yaz ile Oysaki köhne beden iki kürek toz ile İstikbâli kıbleyi seçmek sanki zor gelmiş iki melek yol alır yelkovan vakti tekler Sızı girer tenine ölüm vücudu yükler Soğuk mermer bir turap garip bedeni saklar Ab-ı kevser suyundan içmek sanki zor gelmiş AYŞEGÜL KEBABCI |
cahilliğimden olsa gerek