Canını Topla Gel Kardeşim
Bir gün bağışlanmamışlara bağışlanacaksın kardeşim
O kadar yaralısın ki. O, gözlerini kuyulara atan bir Çöllü Sen kalbini medeniyetin çöplüğüne süren! Bağışlanmayı talep etmek küfürdür Kovulduğunu hatırla Kovanı unut Sakin ol Eğil Uzat başını... Sana kim dedi git de insana bulaş diye Sana kim dedi git de aşk’a bulaş... Kavgaya bulaş... Barışa bulaş... Onu unut kardeşim Ve hatırla bir yabancı olduğunu... Hayreti, şaşkınlığı ve telaşı Güvene, huzura ve aşka tercih ettin sen. Kaybolmuşluğu klavuzluğa sattın! Körlüğü verdin görmeyi aldın! Bildin öğrendin kirlendin ve atıldın! Onların o asil, o aziz, o kahraman, o merhamet, o acıyan beyazlarından ayrıl Çok sevmişmiş! Bırak! Her şey sen gün’ah işleyene kadarmış, gör artık! Yanılana kadarmış... Sen onca iyiliği değil bir tane kötülüğü teraziye konulansın Sen bir tane yanıldığın ile kapılardasın Sen küfredilene kadar övülerek harcanansın Alışma dedik Kızma kimseye Bizim sözümüz ağırdır hafif vaadlere ikna olma dedik. Kardeşim Ağır gelmesin sana sözlerim Uyarmıştık seni Onların dünyasına bulaşma diye Sana ait olmayana uzattın ellerini. Sana uzatılan bir eli tuttun, aldandın; oysa denediler seni! Sevdin ve sevdirdin. Ne yaptın sen kardeşim? Hala adını veriyorsun soranlara. "Ben" diye bahsediyorsun kendinden! Oysa daha hiç karşılaşmadın onunla Tanınıyorsun ama tanımıyorsun! Şimdi git, Hiç bir şey söyleme Özür bile dileme Rahatsız etme Canını topla. O bahsettiğimiz diyâr’a gel... Kendin gibilere gel... Gel ne ettiklerini gör kardeşim. Gel... |