kadın gece ve piyano
piyanonun yumuşak dokunuşları çınlıyordu bir gece vakti
korkularını ritmik tınısına yüklenmişti dudaklarını kemiriyordu siyahlı bir kadın acı acı gülümsedim içini yakan yalnızlığına öyle içten dokunuyordu ki parmakları tuşlara kah şuh bir kadının kahkahası kah suya yansıyan gül gibi duru çocuksu vur kahredici yalnızlığın say tuşları vur ki yapraklar dökülsün her tınısında az ötede bir kadın çömelmiş bir kadın yalnızlığına sövmüş bir çocuk doğmuş yalnızlığının avuçlarına ve piyanonun tınısına parmakları imzasını atmış bir kadın bir çocuk korkuları ritmik her tuşa dokundukça kederi dile gelmiş tınısı egoist bir ruhun dingil sesi gibidir ya da suya yansıyan şiir gibi fırçasız damıtılmış ebruli renkleri arasında karmaşık yorgun bir savaşçının kırgın gönül yarası gibi simsiyah ya da sihirli kar tanesi gibi gizemli bir kış bir kadın bir çocuk her tuşa dokundukça ritmik serseri mayın gibi ve tınısına bürünür ruhu kah şuh bir kadının kahkahası kah suya yansıyan gül gibi duru çocuksu mahmudiye düzkaya |