Ruha Düşen Çileler IV...Şiirin hikayesini görmek için tıklayın Vazgeçtim şiirden, sözden, heceden.
Bana da bir kabir kazın geceden. Yeri bir gelincik bağında olsun. Doyulmaz gençliğin çağında olsun... YusuF Mescioğlu[
Ruha Düşen Çileler IV…
Bugünün ertesi yok, ne bir telaş ne bir gam. Tek isteğim bu gece kabrimde sabahlasam… Bitse dünyaya dair yalancı hengâmeler. Ve doldursa dört yanı en uhrevi nağmeler… Ansızın dursa saat zaman kurtulsa benden, Ruhum uçar adımla çıkıverse bedenden… Ne tek bir acı kalsa geçmişe dair ne ah. Bugünün ertesinde bana doğmasa sabah… Üç arşın ayrılıktan biçseler kefenimi, Kimsesizler yurduna gömseler bedenimi… Ne taş olsun başımda ne kaide mermerden, Duyanlar desinler ki şair de geçti serden… Ve birkaç ayak sesi işiteyim mezar da. Belki birkaç gözyaşı gözlerinden sızar da… Bu kimsesiz şaire dualar gönderirler. Ebedi hicrânımı bir nebze dindirirler… Bilmem ki gelişimi komşular duymuş mudur? Onlar da benim gibi acıya doymuş mudur? İşte bakın yanımda bir genç adam yatıyor. Belli ki ıstırabı toprağı kanatıyor… Öte de bir gelin’cik boydan boya uzanmış, Ansızın bir şafakta maverâya uyanmış… Gerisinde bir taş var sureti hayli eski, Silinmiş harfleriyle bir şeyler diyor sanki… Dinleyin ey insanlar! Bizde sizin gibiydik. Bizim olmayan ömrün geçici sahibiydik. Kimsesiz kabrimize bakın da ibret alın. İster tefekkür edin ister hayale dalın… Her fani tadacaktır yokluğun nimetini, Siz kul olun yeter ki Hâk Verir Cennetini… Ömür size emanet gözünüzden sakının. Dünyadan vazgeçin de rahmet diye yakının… YusuF Mescioğlu Yirmiyediaralıkikibinonüç. |
mest etti
saygılarımla