Dönme vaktiYerkabuğu yarıldı ikiye Ve düştü içine Panikle bakındım etrafıma Yoktu Henüz açıktı yerkabuğu Bulanıktı içindeki su Nasıl bulacaktım Gerekliydi Suların çekilmesi Oraya buraya koşturup Yalvarıyordum can havliyle Herkese… Karanlıktı Bekledim sabırla Aydınlansın diye Balıklar gördüm karaya vurmuş Alıp açtım içini Anlayamadığım işaretler Sanki bir tür yonga yerleştirilmişti Şifre olmalıydı diye düşündüm Garip bir duygu içinde Devam ettim aramaya Yitirdiğimi Neden seslenmiyorsun? Dedi: İçimdeki küçük kızın sesi Haykırdım olanca gücümle Babaaa! Babaa! Bir mağara girişi Ve bana doğru gelen Sakalları çıkmış bir adam Tıpkı ilk çağlarda Bize anlatılanlar gibi Gülümsüyordu yüzü Bakışlarında mutluluk Ve huzurun rengi Sarıldım Ve Bir bebek gibi Kucağıma aldım Susuyorduk... Sesler… Lir çalıyordu tanrı Orpheus Dans ediyordu notalar Şarkı söylüyordu peri kızları Ve tanrıçalar Karmaşadan sonraki Muhteşem güzellik Denize açılan bir kapı Yeşil bir orman Baktım Gözbebeklerinin ta içine babamın Mutluydu Ellerinden öpüp Usulca Bıraktım cennetine Yüzümde huzurlu gülümsemeyle… Dönme vakti… Babam için ... Özlemle... gülsüm öztomurcuk/yeşil düşlü şair 3 aralık 2013/04.56 manavgat |
Yüreğine kalemine sağlık
Yüreğin susmasın üstad
__________________________________Selamlar