BU GÜN
Açık tut n’olursun, avuçlarını,
Bırak ta dualar, göl olsun bu gün. Seni diliyorum, yüce Tanrı’dan, Gönülden gönüle, yol olsun bu gün. En güzel duadır dilimde adın, Dilerim ki Mevlâ’m, versin muradın, Duada gizlidir, ey güzel yad’ın, Yabani ot bile, gül olsun bu gün. Sanki sevda üzre, hasbihâl olsun, Hani, içten olsun, sözler bal olsun, Mevlâ’m hoşnut olsun,lütfu bol olsun, Duan sevdalıya, gel olsun bu gün. İstesin dillerin, sanki bülbülsün, Gönüller okşayan, bir şâd-ı dilsin, Hani yakarırken, gözlerin gülsün, Aşkımız, sevgimiz, sel olsun bu gün. Yürekten iste ki, söz yerin bulsun, Zavallı yüreğin, huzurla dolsun, Öyle ki; nefesin, eserek gelsin, Kokunu getiren, yel olsun bugün Ilık ılık yakan, alev, köz gibi, Akdeniz akşamı, mavi göz gibi, Ruhumu okşayan, çok hoş söz gibi, Bu aşk yüreğinde,NİL olsun bu gün. Sevda bulutlardan, yağmaya dursun, Mutlluluk göklere, ağmaya dursun, Dualı sözlerin, nağmeye dursun, Lüzumsuz sazında, TEL olsun bu gün. Sadık DAĞDEVİREN Aşık LÜZUMSUZ Dokuz yüz Ell’altı dört aralıkta Dünya’ya gözümü açtım erenler Ezanı kulağa okumuş babam Dedemin adını seçtim erenler İlk okulu altı yılda götürdüm Orta’kul’da tam beş sene oturdum Liseyi’yse üç sene de bitirdim Okulu bu hızla geçtim erenler Arkoloji dedik sınava girdik Üç yüz seksen beş puanda kaldık Isparta Eğitimde biz karar kıldık Sonra okumaktan kaçtım erenler Yerel basında ben baş müdür oldum Ulusal basında muhabir kaldım Yazdığım yazıdan çok ihtar aldım Basıncı,dördüncü güçtüm erenler Köşe yazısıyla böyle tanıştım Sonra yazarlığa falan dönüştüm Böyle esnaflarla sıkça görüştüm Genel sekreterdim, taçtım erenler Bu meslekte emekledik sonunda Siyasetle uğraştım bunun yanında Şairlik, Ozanlık var icabında Edebi alanda koçtum erenler Elli yedi sene bak böyle geçti Ateşten gömleğim teselli vermez Tecelli yol alır, limanda durmaz Gelmeyen vuslata hiç aklım ermez Sevda yağmurlarım daha dinmesin Dolu dizgin zaman vermiyor mola Geçmişi anlatmak zor gelir dile Aldığın her nefes solursa çile Derdinin üstüne dertler binmesin Bülbüle Gülizar ah-ı zar ise Sevgiyle yaşamak kazanç,kâr ise Şu ömür semtinde ahenk var ise Gönülde bu ateş asla sönmesin Ahkam mı kesilir akarken zaman Göz bebeklerinde ne güzel leman Hele sevdi isen biter mi güman O sevgili beni korkak sanmasın Perde aralansın güller görülsün Rayihalar el’e, yüz’e sürülsün Seven sevdiğini, bulsun,sarılsın Sevdalı gönüller boşa yanmasın Sarsılan âlemde yolu şaşırma Uykusuz gözünü fecre düşürme Hicran’a salıpta, sabrı taşırma Gönlün yıkar ise adın anmasın Tepeden dağlardan gelmesin hüzün Kastı ne dağlara, bilmedim güzün Bittiği yer diyorlar burası sözün Şu deli yürekler, meşke kanmasın Müjdeli günlerin akşam üzeri Ömrün bir anına hüzün konmasın Özveri gerekir, aşkta özveri Özlemler üşüyüp, sakın donmasın Kirmani yaklaştı, ayak sesleri O ruh otağında ışık sönmesin Kalbimde bir ayak sesi..ivedi Koşarak, dilini ağlatma dedi Ömre eseflenme, hattâ ekledi Bütün seyahatler zamanda döner .. Vakit çaldığında beden de söner .. Ve ruh otağı gök rengine siner // Ömür semtlerinde velvele diner // |
yüreğine sağlık
ömrüne bereket olsun