Açık Bırak Perdeleribak işte karanlığı yara yara geliyorum sana doğru yaralarım içimde uçurumlaşıyor aklımın karışıklığını gündelik hesaplarla başbaşa bırakarak ay işiğına gizlenerek süzülüldüm saçlarına ne iğreti arzusunu düşlüyorum bu dünyanın ne de iki yüzlü bir teselli sonrasını varsın başım önümden kalkmasın bir daha hüzün taze tutarmış aşk yarasını yürüyen bir hayalet gibi dolaşıyorum arkamda bir el yaka paça alaşağı edecek beni sanki zamanın çatlağından düşmekten tırsıyorum paslı kapı sesleri kulaklarımı dağlaya duruken içime içime kıvrılıyorum tek başıma gizlenmedim masumiyetin arkasına oysa nereye gitti yanımda ki suç ortağımı arıyorum yakalandım kendi sessizliğime direniyorum bir kelime konuşursam eğer adını zılgıt çekecek dilim bu yüzden sağır ve dilsizi oynuyorum ben ki.. kelimelerle kurduğum tuzakların bön avcısı her sabah kapanlardan topluyorum kendimi içimde filistin haritasını andırır pembe yaralarımın izi titrek parmaklarıma tutunamaz hiç bir kalem bir solukla savurdum tüm imgelerimi şiirlerden yalın ve yalnız sözcüklerle k/yazıyorum kaderimi ah bir bilseniz nelerden vazgeçtim nelerden madem öyle açık bırak perdeleri birazdan sokağına geleceğim kandili heyecanımdır gecemin asma misali pencerene büküleceğim kilidini üç kere çevir kapının sağlam düğümle çarşaflarını ay ışığına katılıp odana düşeceğim |
madem öyle
açık bırak perdeleri
birazdan sokağına geleceğim
kandili heyecanımdır gecemin
asma misali
pencerene büküleceğim
kilidini üç kere çevir kapının
sağlam düğümle çarşaflarını
ay ışığına katılıp
odana düşeceğim
tebrık vede saygımla.........