DÜŞTÜM YOLLARA
Ayağım dinlemez oldu sözümü
Hükmeder bedene, başa, kollara Bilmece sen isen, yok ki çözümü Bak işte, yeniden düştüm yollara Parayı, jetonu evde unuttum Gecenin köründe yayan yol tuttum Kahretsin, yönümü sana doğrulttum! Bak işte, yeniden düştüm yollara Kurşun gibi ağır, havada sis var Seçilmiyor ağaç, kaldırım, duvar Mühim değil bunlar bekliyorsa yâr Bak işte, yeniden düştüm yollara Etrafta garip bir sessizlik hâkim Gören olsa sorar: "Bu budala kim?" Gece saat iki, aylardan ekim Bak işte, yeniden düştüm yollara Dostlar söylemese bilmeyecektim Hasret selâmını almayacaktım Tövbe, yeminliydim, gelmeyecektim Bak işte, yeniden düştüm yollara Hayâlin beynimi belâ didiyor İradem kuş gibi uçup gidiyor Faturayı yine kalbim ödüyor Bak işte, yeniden düştüm yollara Gönlüm bulanıyor, gözümde buğu Kanıyor yaramın taze kabuğu Bu defa ben çektim kısa çubuğu Bak işte, yeniden düştüm yollara Hâlimi bir görsen kesin gülersin Biraz alay eder, hıncın bilersin Belki, bir ihtimal, özür dilersin Bak işte, yeniden düştüm yollara Aceleye gelmiş, ters giyinmişim Yahut geçen defa ters soyunmuşum Sersefil, kapına aç dayanmışım Bağışla, anîden düştüm yollara Rezillik benimki, aşktan çok öte İnsanlıktan çıkıp dönmüşüm ite Çekip gidemedim meçhul gurbete Bilmiyorum neden düştüm yollara Mücella Pakdemir ZEMBEREK KAÇKINI SAATLER - şiir kitabımdan Cemal Safi ile etkinliklerde karşılaşıyoruz. Bana bir defasında "Bir şiirini aç ve oku bakayım." demişti. Kitabı açınca bu şiir rast geldi. Okudum. beni dikkatle dinledi ve "Kalemini beğendim. Güzel yazıyorsun." dedi. Tabii ki havalara uçtum. Üstadın ağzından böyle bir övgü almak şairlik serüvenimin en güzel hatırası olarak ömür boyu taşıyacağım bir mutluluktur. |