Utanıyorum Ata'm
Utanıyorum Ata’m
ağlamak değil ki sana saygı anlamak seni esas olan gizli açık kinini kustu bazıları bazıları oldu kara yılan nice kasımlar geçti be Ata’m sadece göz boyayan kimi erişilmez yapıp putlaştırdı seni önünde yalandan eğilip yalandan taptı oysa bu bir riya idi seni hep üzdü kimi kırk tilki dolaştırdı karanlık aklında Ata’m yanlış yaptık bir yerde ne olur bize söyle yedi düvele yedirmedin bu ülkeyi "yutta barış dünyada barış " diye bildirdin ilkeyi düşmana gerek kalmadı biz parçaladık canım Türkiye’yi kardeşimindir demeden hep kaptık parsayı parçayı devrimlerin tarumar oldu her şeyi mahvettik be Ata’m hep beyhude sardık seni bağrımıza " atam atam sen kalk ben yatam " hepsi riya dolu birer matem gösteriş yaptık yıllarca kendi kendimize caka maka fiyaka üstüne fiyaka Ata’m şimdi kafamızı vuruyoruz taştan taşa demir ağlarla örmüştün yurdu dört baştan on yılda on beş milyon genç yaratmıştın ya her yaştan biz onları kırdırdık birbirine inan daha doğrulmaz çatlak belimiz Ata’m gelip elimizi tutsan da çünkü bilmem kaçıncı kez mahcubuz sana çağlar inkâr etmedi de seni Ata’m ardından gelen capsız liderler riyakârlar ne çok edepsizlik ettiler kin kustukça ufaldılar küçüldüler ya da bu nankörlerin yüzleri yürekleri sana ulaşamadığından dünya turuna çıktılar çakmadan çakmadan sana karşı başımız bir kez daha eğik be Ata’m ağzından düşürmedin ulusumun adını şimdi bir sızı dağlıyor erkeği kadını yoksun ya Ata’m nasıl kurtaracağım bilmiyorum ki yarınları gözüm yaş dolu ağlamaya utanıyorum be Ata’m Şükrü BEŞİKTAŞ |