yüreği yanan iffet
erkeğin terine sıkıştı kadın
takılırken köklere yüreği yanan iffet ismini kekeler karnında hezeyanın ve baş/örtülenir uykuyla aklımın ufuk çizgisinde karma yapılı uyanış dili belirsiz belki bir iç çekiş hafıza dil/eklerine yüklenen yaralar açar mezarlara güçsüzler koşar iliklerinde kaşınan sofradan küflenmiş kokular iner belki bu yüzden etrafta gezinir umut tanecikleri içe korku şüphesi dışa sıvazlanan titreyişler ve ölen karışımı bilinen adalet hoşgörünün etrafında gülümseme kimliksiz dikenler batırır kanlara herkes kucak acar yaraya birkez ölen dirilir yakın genzinden öteki dünyanın ben yorgun ben bitki’n(im) düşüncemin aynası değişirken başka ruhun kıyısında tutsaklık yaşar kalemim büyüdükçe çocuk kalır düşlerim gezgin imgeler |