Ben ve Toprak( yüreğin muhabbeti yoksa dil ile; kelam altın olsa yazamazsin el ile) İçime gömdüğümden beri bu aşkı Yazamaz oldum acılarımı Gözlerim de bir hüzün bulutu Ha yağdı, ha yağacak adını Ufkumun karanlığı Dağıtırken gecenin aydınlığını Dilimde destansı bir ezgi Dolaşıyorum kayıp duygularımı Sen gittin.. Ve bir daha gelmeyeceksin, biliyorum. Şimdi bana geri ver Çaldığın umutlarımı, bekliyorum. Sevdiği için, suçlamıyorum yüreğimi Senin yerinde, kimi olsa severdi Sevmeye ayarli saat gibi Sen acımsın, dilsiz sızımsın Hiç kapanmayacak olan Can yaramsın. Yağmur olsan, düşmessin toprağıma Güneş olsan, doğmazsın dünyama Can gibi yüreğimde taşısam da adını. İçime sıkışmış bu sevda, çıkmıyor ki Bazen ölmek gerekir, yaşamak için Gözlerine bakmamis olsaydım Bu aşka doğmayacaktım. Onca kalabalığa rağmen Adil değil bu yalnızlık. Gülüm! bekleme kapılarda Gelmeyecek beklediğin o aydınlık. Bu aralar; Ne şiirler anlıyor dilimden Ne de şarkılar. Sensiz kaldığımı bilmiyorlar Utanmiyorum da aglamaktan Korkuyorum.. Bir gün gözyaslarım, benden hesap soracaklar. Seni sevdigim zaman Kendi infazimi hazırladığımı bilemedim. Affet!. Ben, bizi öldürdüm Gözlerim iki mezar şimdi Birine seni Diğerine, seni çok seveni gömdüm. Senin kopardığın umutlarıma, öyle bir düğüm attım ki, şimdi eskisinden daha saglam bakıyorum hayata. Dilruba Emine Genç 01 Kasım 2013 / 01:50 |
ne zaman düşler kursam ertesi gün topluyorum düşün kırıklıklarını
al götür sevgili senden yadigar sitemli kahırlı kız kulesi yanlızlığını
ihanet denen idam sehbasında bitti yere göğe sığdıramadığın o aşk
her şeyimdin tebrik ediyorum şimdi al götür senden geriye kalanlarını