taş sektirmeli drama’Dünden bahsetme’ dedi, yeşil bir susamuru yürüdü göz bebeklerine dün hiç olmadı, zandasın. ’Bu bir inkar’ dedim , bubi tuzağına yakalanmış ceylanmışcasına titredi. ’Ya yarın ?’ dedim, ’yarın da yok’ dedi ve başını çevirdi. ’hafızamı, bu fikre feda etmeli miyim ?’diye düşündüm... Pis pis güldüğünü hissettim, yüzünü bana döndü, dudaklarından küçük bir tilki yürüdü kulak ardına. Köşede yaşlı bir dilenci el açmış gelecek dileniyordu. Onu işaret ettim, ’Ya bu adam ne istiyor o zaman?’ diyerek. Dudaklarındaki tilki çoktan kaybolmuştu ve geçmişi de. Haklı olduğunu biliyordum ama mazimi ellerine vermek işime gelmiyordu. Onun işine gelmeyen ise benimle çene çalmaktı. ’Onun ’ dedi dilenciyi gösteren elinin üzerinde iki burunlu bir şam şeytanı bana bakıyorken, ’onun bu günü hiç olmadı’. Yerden bir avuç vesvese alıp denizin üzerinde sektirdim. Düş’üme döndüm. Hayalime Kendi bakış açıma Ellerimle yarattığım cennetime içine sığdıramadığım kendimle, kendime döndüm. Sarı bir ölüm geçti yanımdan koşarak, eşgali belirlenemeyen bir hastalığın kovaladığı. Görmezden gelir gibi yaptım. Az ileride epeyce eskimiş bir çocukluk, çatlak bir bilgelik eşliğinde şarkı söylüyordu. ’ Hiçbir güneş, aşk kadar ısıtmadı gezegeni diyorken simurg yakasına taktığı otuz renge gülümsüyorken simurg ey simurg gel bana sırrını ver simurg ’ kaçtım kaçtım kaçtım Ardıma baksam taş olacaktım ! Nil 31 ekim 201~ |
Her şiirine yorum yapmam da ki gaye; bunu fazlasıyla hakediyor olmandan kaynaklanıyor. Fakat bu sefer kısa bir hikaye;Noktalama işaretlerinde ki özrümü affet.
Hayatını adadığı eğitimi üniversiteye kadar 12 yıl sonrasında tıp ve uzmanlık eğitimi 10 yıl olmakla birlikte 22 yılını okuyarak ve çalışarak geçirmiş bir doktor haklı olarak daha fazlasını beklemektedir hayattan. Bu herhangi bir doktordur aslında, hepsi 22 yıl okur ve hepsi inanılmaz farklı insanlar olduklarını sanırlar. Aynada gördükleri yüz George Clooney yahut Brad Pitt'dir şarkı söylerken asla detone olmazlar. En romantik insanlar onlardır. Birisi şiir mi yazacak kalemi herkes bırakmalı ve o yazmalıdır sadece. Hele doktor bayanlar öyle naiftirler ki ve aynı zamanda öyle dişil öyle de zeki, doğmamış olduğuna kendini inandırabilse dünyayı yarattığını iddia edebilir.
Malesef bu bir hastanenin içinde hepsi aynı tonda yetişmiş ve aynı değerde olan canlılar farklılıklarını kıdemce altlarında çalışan ekip arkadaşlarına kabul ettirmeye çalışmakta ararlar, en azından ben buna şahit oluyorum. Kıdemce her ne kadar altlarında olsa da ekip arkadaşları genelde hasta psikolojisinde ve hastaya yaklaşımda bir doktorun sosyopat kişiliğinden çok daha üstündür. Pek çok doktora meslek arkadaşları ses çıkartmaz sanıyorum ki onun o kendini rezil edişini yüzüne vurup üzmek istemediklerindendir. Ne var ki bu hikayede yeni bir kilometre taşı var artık benim için, o kibirli mahlukat doktorlar günün birinde ahirzamanmeleği ile karşılaşabilirler. Sanıyorum ki bir doktorun başına gelebilecek en iyi ayn ı zamanda egosu adına en riskli hadiselerden biridir senin gibi bir yetenekle çalışmak. Saygılarımı sunuyorum.