Kilavuz ( Karadeniz şivesi Of ağzı )
Kilavuz ( Karadeniz şivesi Of ağzı )
Yaylaya çıktık yola, haydi uğurlar ola, Sola gideceğune, girmişiduk ters yola… * Ula bide ne görduk, karşidan bir araba, Oyacak içumuzi, yapacak bir haraba… * Tepe taklak giderken, induk bayir aşağı, Çıkardi bizi yoldan, ha bu Rize uşağı… * Allahtan dönemeçte, yavaşlatmıştik hizi, Küçücuk sıyrıklarla, Allah kayirdi bizi… * Piyangodan bahtıma, buydu günün volisi, Tikandi boğazıma, bembeyaz kar dolisi… * Dedi dondurma’midu? almışsun yalayisun, Bir de ters yola girdun, belani arayisun… * Kuş foli komar foli, şaşurmışız biz yoli, Sisten görünmeyidi, ne saği da ne soli… * Bende kafa yarıkti, arkdaşta kaş patlak, Dedi uşaklar nere, ha böyle tepetaklak… * Dayi zamanimidu, espiri yapayisun, Konudan başka yöne, nasil da sapayisun… * Dedik dayı biz bazen, kafayi yarayıruk, Şimdi tatile gelduk, Ayderi arayıruk… * Dedik tarif alalım, gönderme bizi geri, Dedi kilavuz yoksa, …k! bulursun bu yeri… * Siz paralari verun, kilavuz ben olayim, Belki içinden dedi, bunları bir yolayim… * Hayde be dayı dedik, bize kolaylık göster, Biz nasıl hemşeriyiz, adam paramı ister… * Yine bir daha sorduk, Ayder yaylasi nere, Şöyle bir baktı bize, sordunuz ya kaç kere… * Koyver burdan aşağa, belki geri gelursun, Sen parayı vermeden, bu yoli zor bulursun… * Tamam da dayı senden, bir cevap alamaduk, Bir ayağın kalmıştı, oni da yalamaduk… * Dedi cahil mi buldun, makara sarayısun, Miyaduni doldurdun, fanztazi arayisun… * Dayi nasil adamsun, yokuşa süreyisun, Her adımda yanımda, anında türeyisun… * Baktık bu işun sonu, sarpa saracak gibi, Allah gönderdi bize, gökten ha böyle tipi… * Dayi gösterdi bize, tapancanun sapini, Yutmak mi istersunuz, Ofli hoca hapini..! * Dayi dan başlamışti, üstü kapalı tehdit, Oğlum buradan kaybol, tabanlari yağla git… * Çok çetin ceviz çıktı, bu Rize’nun dayisi, Daha şefkatli idi, ormanların ayusi..! * Dayi bu yaşta bize, hava mi atacaksun, Parayı alup bizden, rahat mi yatacaksun… * Dayı deduk ne yaptın, kaybetmışsun özüni, Allah doyursun senun, kör olası gözuni… * Çok ileri gittunuz, kafamı şişurdunuz, Artuk burada kesin, sabrumi taşurdunuz… * Kar yağayı yağayı, ha bu Ayder başına, Bakmadı dayi bizum, gözümüzün yaşına… * Biz az gittuk uz gittuk, dere tepe düz gittuk, Karanlığa kalursak illaki hapı yuttuk… * Çalun kemençeleri, ha bu yürek oynayı, Tez varalum Ayder’e, orman ayu kaynayı… * Geçtuk dikenluklerden, pantolonda yüz delik, Saldım cebume lakin, kalmamışti metelik… * Ne oldu bilmeyiruk, parayimi çaldurduk, Ortaluğu ayağa, horon gibi kaldirduk… * Bir tatil daha böyle, geçti sıkıntı yasla, Kilavuzsuz bir yola, daha girmem ki asla… * Ne araba ne para, geçtik Ayder gölini, Bir don gömlek tutmiştuk, İstanbul’un yolini… EKREM KAZAN |
Çoook ama çok çok güzeldi. gece gece ne güldüm.Sağolunuz.
Paylaşım için teşekkür ederim.
Gönül emeğiniz varolsun.Saygılarımla.