GELEBİLSEYDİN KEŞKE
Bu gece hasretini emzirirken yıldızlar
Kızıl şafak üstünden akıp gelebilseydin Karaca akşamlarda yağmalanırken ömrüm Güneşi sol koluna takıp gelebilseydim Kabuğuna sığmayan çılgın kozalar gibi Ruhumu tırmalayan habis bezeler gibi Gönlüme sürgün olmuş deli dizeler gibi Esir düştüğün yeri yakıp gelebilseydin Sahte evrak dağıtan umut postalarının Bindiği dalı kesen akıl hastalarının Harcını eksik koyan duvar ustalarının Ördüğü kuleleri yıkıp gelebilseydin Kurak mevsimde hüznün gümrah açar çiçeği Hasat vakti diz boyu acıdır biçeceği Ucu sivri bıçakla kanatarak gerçeği İpliksiz iğne ile dikip gelebilseydin Deniz ağlarken sahil delirir acısından Dalgalar çığlık çığlık kıvranır sancısından Davetsiz çıka gelen gönül kiracısından Mülkünü geri alıp çıkıp gelebilseydin Yaktığın umutların ağırlığını tartıp Karanlık odaların kapılarını örtüp Geçmişin sarı renkli sayfalarını yırtıp Kör talihe bir kurşun sıkıp gelebilseydin DOSTLRDAN GELENLER GURURU ÇİĞNEYİP DE, KALBİNİ DİNLESEYDİN UTANMAYI BIRAKIP,MECZUPÇA İNLESEYDİN GEMİLERİ YAKTIM BEN,SEVİYORUM DESEYDİN KARANLIĞIMA ŞİMŞEK,ÇAKIP GELEBİLSEYDİN.. BAYRAM ALİ BÜLBÜL |