Yetimkaşları çatık günü nefeslercesine ayakkabısını sildi eğilerek / bağbozumu mevsiminde dağılmış yuvasız kuş gibi kanatlarını çırptı önce daha sütten ayrışmamıştı damağı sonra şehla bakışlarıyla daldı yalnızlığa nan dedi emdi parmağını umut kıvrımına düşen, çiğ damlası haylaz sokak artığı // uçurum/ -nefes arasında tutunmak boşluğa- /// bir elinde ki pamuk şekerini yalarken, gözleri sığ ormanlar kadar gölgeli boş boş dalmış karanlık ufkuna içinde ki bir tutam hasret ana kucağı bir elinde bilezik yaptığı kuru simit dudağında kuruyan salya-sümükle karışık ve bir de “eylül gözleri” vardı bir anlık göz seğirmesinde saklı hayat bir beden d/ar dı. //// kaşları çatık günü nefeslercesine ayakkabısını sildi eğilerek bayramdı uzaklarına toz değen düşlerini siliyordu minik elleriyle üstünde yeşil şortu parçalanmaya yüz tutmuş iplikleri lime lime az ileride iki lafın belini kıran ilgisiz “meymenetsiz” dedesi hani tutup elinden kaçırsam kılı kıpırdamaz -bi boğaz eksik olsun derdi- ki yüreğim bayram yeri ahalisi avuntusuz ağlamaklı bir ben baktım gözlerine sızının derinlerden içime damlayan masumiyeti kimsesizliği, yetimliği ve bir de eylül gözleri ///// Ümmü AŞCI MUTLU ETTİNİZ BENİ ! MUTLU OLUN . TEŞEKKÜR EDERİM YÜREĞİNE DOKUNDUĞUM, EMEĞİ GEÇEN TÜM ŞAİR DOSTLARA SEVGİM/SAYGIMLA |
bir ben baktım gözlerine sızının derinlerden
içime damlayan masumiyeti
kimsesizliği, yetimliği
ve bir de eylül gözleri
Ah şu Eylül hep mi hüzün,hep mi gözyaşı :( duygulu güzel yüreğine usta kalemine sağlık sevgili arkadaşım harika dizeler tebrik ediyor başarılarının devamını kalben diliyorum sevgilerimle.