Çaydanlık ile demlik nice yıl var ki sırdaş.
İkisi de su ile ünsiyet kahramanı.
Hüznümüz suya ilham çayımız derde ilaç.
Doğar bu imeceden nice efsane anı.
Yalnızlığın yoldaşı bazı zaman ise aş.
Çay dudaklarda türkü ve daim başlara taç.
Bizimle hem dem olan efsane bir güzel çay.


Merhabanın ardınca merhaba varsa eğer.
Berrak bakışlarının tutsağı oluruz biz.
Tevazu makamında baş bulutlara değer.
Her yudumun ardınca kalır dudaklarda iz.
Ellerimize değen dost kokulu bir el çay.


Kelimeler cümleler billur kalıp içinde.
Sözlükler taşıyamaz bunca sırlı manayı.
Çekik gözlü cerenler düşlerinde çay demler.
Gönülde yer çekimi gökten indirir Ay’ı.
Bizden biri oldu o yurdu olsa da Çin’de.
Buğu buğu nefesi ve ıtırında emler.
Yıllardır anlatılan naz tütsülü mesel çay.


Gün gelir ömür biter yığın yığın hatıra.
Eylül sabahlarının hüzün tüter sinesi.
Sığmaz gönlümüzdeki paragrafa satıra.
Belki şerh edebilir kaşık ve bardak sesi.
Sonbahar demlerinde gam mahreçli gazel çay.
Ankara, 01.09.2013 İ.K