Bayram kapıya dayandı
Bismillahla ellerde kıvrılan asma yaprağından,
bamya çorbasının dansından ,
ocakta ki ateşin harından tanıdım.
Memleketimde ki yabancı plakalardan,
insanlardaki amansız koşusturmalardan,
çocuklarda ki burukluk veya
tarife sığmayacak mutluluktan tanıdım.
kapı önlerine de bak ! Aslanlara yaraşır.
Ezip geçmeye kıyamazsın.
Pencereler tüm berraklığıyla sarılırmış kumaşına.
Ya o tüller ...mis gibi kokusunu sürünmüş yine.
Ahh kolonyayla yarışları yok mu birde...
Bu hasımları dost rütbesine eriştirmek de
aşkı bade içirmek de çetin iş.
İki misk kokuyu sunana şükür dersem
hemen beyaz bayrak açarlar evime.
İşte o zaman herşey yerine yakışır.
Rabbi anmazsak bize bayram değil ölüm yaraşır...

Seni dillere destan ruha haktan ağırlayacaklar var.
Niyetlerini kalemimle tebliğ etmek isterim.
Senede üç gün ikramlarıyla gelen
yürekleri onurlandıran
kahvemizi yudumlayan
en kıymetli misafir,buyur eyledin şenlendi dergahım.
Ev sahibin sana yakışır günahsızlar.
İpek şaçlı,masum bakışlı,kelamı can olan
çocukları memleketemin.
Seni derin bir adapla bekliyorlar,tertemiz.
El pençe gelişine vurgunlar şüphesiz.
Şimdi zamanıdır,belirteyim hali Ya Ramazan !
Pek sevilmez benim memleketimde şeker.
Hüzün boğar gözleri.
Ceplerde ki şıngırtıyı duymadan bayramın tadı çıkmaz.
Köşede ki o bakkala uğrayıp selamla,
ticarete el atmadan bayram,bayram olmaz buralarda.
Davulcunun arkasına takılan
onun için maniler besteleyip onun için el açan
saf yürekli çocukları memleketimin.
Başucunda ayakkabısıyla yatan
küçücük bedeniyle namaza yetişmek için koşan
dedesinin elini yüreğiyle öpen çocukları memleketimin.
Olması gerektiği gibi,
Ev sahibin sana yakışır günahsızlar.
Bilirsin ki bir başkadır burada bayramlar.

Dilara Sayan