Reyyan'ı İster Gibi Sev
Ve ben acının tarifini yazmaya muktedir olamadım
Kalemim hüznün karasıyla boyandı nedamet çekerken yürek Yok rengine bulaştı tutunduğum dallar Uykular kabuslarla kardeş olmuş hayaller kaf dağına uçmuş Derman yok manasını unuttuğum sözlerden Sırra kadem bastı senin için çarpan kalbimin sesi Ve ben son kez açtım ellerimi semaya Tekrar diledim sızım sızım sızlayan sensizliğin sesini Ayaz vurmuş dualarımda nutkum tutuldu sen derken Lisanımın reddi kabul olmuş varlığına hasretim Ağır bir yükün ağırlığı altında ezilirken ağlıyor umutlarım Hani şu ufkun kızıllığından doğru ağarırken sabah Ben hiç uyanamadım işrak zamanı sana Nerede umudu sardığım bulutlar Asi rüzgarlara vurmuş yükünü mevsim hüzne uyanır Hicran benim yetim yanımda büyür zaten hüzne tutsağım Matem diyorlar yokluğun hüznüyle giyilen karalara Ben beyaza boyasam düşlerimi yalan olur mu baharlar Yeni bir resim çizsem sabahın renginde Gözlerimin leylini sağsam yağmurlar renk verir mi Açlık değil sana duyduğum özlem oruç tutan ağzımın hazzı Kaç sahura uyandım bereket olur niyetiyle Meçhul iftar zamanı muallak susadım amma yok bir yudum Olsa içmem keşke dedirtecek günahı Sen sevap defterimde salınan miraç namazları gibi yüksel Ben hasrete razıyım yeter ki sen beni Reyyan’ı ister gibi sev’ |