sana/sadece sana..Şiirin hikayesini görmek için tıklayın kanımda taşıdığım mavi/yüreğimdeki okyanusları doğurmaya yetmediğinde tanıdım seni ki ne kadar sırılsıklam olursak o kadar ses/ne kadar üşürsek o kadar sevdalı olurduk/tali yol çıkmazlarında..
(...) İliklerime kadar yoksun yok/sulum hiç olmamış kadar çıplak ki sana kır sana dar sana boş sana bozgun zam/anlarımı anlatmamı ister misin? şelalenin intiharını (ç)ağlayarak bir körün nankörün ışığa bakan ışığa a/kan ışıkla aksi/leşen yüzünü sana sus/an kaldırım taşlarının sesini tretuarların sabrını beklemenin kahrını anlatmamı ister misin? hadi bak gözlerime içime girer gibi erir gibi ıslak sadece b/ak herhangi bir objeye resme donuk bir kareye bir şeye kimseye hiç-kimseye bakar gibi değil sadece gözlerime sadece gözlerime anladın mı! bir daha gelmeyecek bir anın içinde kaybolmuş gibi kelimelerimin tınısını hücrelerinde hissediyormuş gibi damla damla ak/ar gibi ve kal öylece kal anlamış gibi bir kez daha tekrar edilmeyecek hata kadar mahsun sussun gözlerin... (...) |
yansır
yansıtır
gerçekleri
anlatılmayan
anlatılamayan
tebriklerimle