Künİşaret verir Ezelden ebede uzanan nidasıyla Diler ve ol der Açılır zaman açılır mekan Sayısız asarıyla Ruha değince varlığı Yüreklerde bir ışık parlar Siler süpürür tüm karanlıkları Çözülür kalplerin inatçı şifresi Suskun diller çözülür Gönül dallarına ipil ipil umut süzülür Cennet bahçelerinden duyulur hümaların avazı Başlar sevinci meleklerin İpi gerilir dünyanın Kırılır kalkan yırtılır perde Geceyi yıldızlar karşılar Encamını hayra yoran gönüllerin Dokuduğu ömür kumaşı Renk renk desen desen canlanır Paslı dudaklarıyla günah sunan acuzenin Çılgın büyüsü bozulur Diz çöker önünde Geçmiş gelecek gündüz ve gece Ölüme bile gülümsersin Şifalı bakışıyla Ölüm gülümser yüzüne Gecenin bir vaktinde Ufkunda aydınlıklar görüp pencereye koşan hey Mehtaba bak Melekler seni selamlıyor Kirli bir ırmak bu dünya Sen yağmurun sesiyle kanatlanarak Aşkı büyüt yüreğinde Korkularla vedalaş Dönüp bakmadan geriye Ey toprağa dost ateşe aşina yüz Aydan ve güneşten parlak renginle Bulutları sağanak sağanak yağdır üstüne Bir akşam alacasında Kalk ve gönül aynana bak Sır’ı efgan sırrı hüzün Nasıl göründüğün fark etmez Göreceğin nasılsa kendi yüzün Kırılsın kafes İşte varlık İşte can Kendine dön Bil Ve bul kendini Ve teslim ol Ne kadar günahkar olsan da Rahman ve Rahim olan Seviyor seni… |