tavşan kaç, tazı tut
varlığı
etkisinden belli fırtınalar bağlarını nasıl da çözdü bütün perdelerin duman etkisinden puslanmaların sebebi aşikar beklentisi bir tutam huzur ağlayan gözlerin kanatlanmış öfkesinden yatay uçuyor yağmurlar rengi değişti tenlere kondu mor çiçekler beşer elinde hünerden neylersin arkadaş gündüzünde kara çakıyor şimşekler parmak izi, kar tanesi gönüller biri diğerine asla benzemez sevgiden beslenir saygıdan uslanır farklı düşünceler bilmeli ki arpa eken elbette arpa biçer ne sam yeli, ne kuzey rüzgarı yalancıdan ibaret kim demiş derdimizin dermanı başkasının gömleği bize ya bol ya dar oldu yıllar yılı tavşana kaç, tazıya tut hikayesiyle uykusundan uyandı nice kaldırım taşları oysa ezberimiz aşktı hani yunus misali diyor anadolu toprağı söyleyin bana, haksız mıyım yani 02.06.2013-Ahmet BOZTAŞ |