Yaşlılık
‘’Büyüyüpte çocuklaşan her yürekte sızım kalır’’
Çocukken yüzlerine yerleşen o masum gülümse, Zaman acımasızlığını yansıttığında yalnızca acısı kalır… Kaç mevsim geçirdiği bilinmese de insanın Mevsimler çok ağır izler bırakmıştır yüzlerinde… /yağmurlar mesela ya da yaprakları dökülmüş bir sonbahar/ Yaşanmışlıkların verdiği her acı Yüzlerinde bir çizgi olmuş Ve saklanamaz haldedir artık. Önceden dimdik bir çınar gibi duran Her anne,her baba Zamanla rüzgara yenik düşüp eğiliyor Rüzgar onları ne kadar zorlarsa zorlasın Kökler sağlamlaşıyor;ama gövdeleri yer çekimine yenik… Bir çocuk ağladığında annesinin koşacağını bilir Bu yüzden ağladığını saklamaz hiçbir çocuk Ama o anne ileride bir köşede ağladığında Evladın koşacağı şüphelidir Ve anne bunu bilidiğinden saklayarak ağlar çoğu zaman… Bir baba çocuğuna her şeyi öğretebilir,sabırla Bir değil bin kez tekrarlayabilir bir şeyi Ama o baba ileride aklını yitirdiğinde Evlat bütün sabırsızlığıyla susar Ve baba yine bütün sabrıyla bekler ve evladını üzmemek için susar Çünkü akıl yiter sadece yürek kimin ne hissettirdiğini unutmaz! Yemyeşil bir bahçeyken ömürleri Boran vurdukça tarumar olur her şey Yaşamları ne kadar iyi olmuş olursa olsun Bozkırın ortasında tek ağaç olarak kalırlar… Yaşlılık,nasıl hüzün dolu bir çocukluksa Yaşam ne kadar yıpratmışsa İnsan ne kadar yalnız kalmışsa Yürek de o kadar acıya mahkumdur… (Yaşlılarımıza asla kötü söz söylememeli ve onlara kötü davranmamalıyız, Çünkü anne babalarımız biz çocukken de bizi bağırlarına bastılar Yaşlandığımız da biz hep evlatlarıydık…) |
Yaşam ne kadar yıpratmışsa
İnsan ne kadar yalnız kalmışsa
Yürek de o kadar acıya mahkumdur…Duyguların diliyle yazılmış içten bir seslenişti yazan kalemi yüreği kutlarım sevgilerimle