Alnımın çatına, sihrini ’al’ çak Düşmesin çarmıhtan, bin efkâr olsun Hesap mı soran var, cefana alçak Şu dünyada çile, cüretkâr olsun . Yanacaksa kuytu, gölge yansa da Beyanına yârin, yâr ayânsa da Razıyım yarama, köz dayansa da Yeterki aşk hazzı, son hünkâr olsun . Çiçek mi açardı, yoksa can deren Yiğit alperendir, o yoldan eren Dilberime çehre lütfa şan veren Adeta gönlüme sedefkâr olsun . Külünden doğana od değmeyecek Bu yolda uğruna yok değmeyecek Bilmez idim yokmuş baş eğmeyecek Şeytanlarım bile vefakâr olsun . Yeter yeter artık, geber ayrılık Anka ol vuslata, ak ılık ılık Bam teline dokun, çal bir şarkılık Dem damarımda şah, davetkâr olsun . Vefasız zemherde, çok ’acı’ kışlar Sitemdir sevgiye bu acıkışlar Yoksulum zencirli, çakık çıkışlar Saflığı sabrile, zülfikâr olsun
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Alçak şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Alçak şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Tat verendi. Şiir tadı alark okudum özenli emek ürünü çalışmanızı dost şairim. Emeğinizi, coşkulu ilhamınızı esenlik ve mutluluk dileklerimle kutluyorum. Kemal Polat
Şiir çok çok güzel omuş. Şimdi oturup da '' bu şiirin kaşları kara ama gözlerinde rastık yok, lebleri gonca ama alı eksik'' Diyecek halimiz yok. Bizi aşar o işler. Lakin
1- Şiirin başlığı niçin alçak? Bu kadar zarf ve nahif bir şiire daha güzel bir başlık olsaydı derim. 2- Senin şiirini kim değiştirebilir? Böyle işler de mi oluyor bu sitede?
ağam beni dövme ha...çünkü ben seni dövmek istiyom:)
neyse notu görünce sopayı geri çektim
oldular vardı sabahtan, şimdi olsun olmuş...
"Alnımın çatına, sihrini ’al’ çak: Yıldızlı 5 Düşmesin çarmıhtan, bin efkâr olsun: 3 Hesap mı soran var, cefana alçak: 5 Şu dünyada çile, cüretkâr olsun: 5 . Yanacaksa kuytu, gölge yansa da:4 Beyanına yârin, yâr ayânsa da:4 Razıyım yarama, köz dayansa da:4 Yeterki aşk hazzı, son hünkâr olsun: 4 . Çiçek mi açardı, yoksa can deren:3 Yiğit alperendir, o yoldan eren: 3 Dilberime çehre lütfa şan veren:4 Adeta gönlüme sedefkâr olsun:5 . Curuftan doğana od değmeyecek: 2 (curuf'tan başka kelimemi kalmadı:) Bu yolda uğruna yok değmeyecek: 3 Bilmez idim yokmuş baş eğmeyecek: 4,5 Şeytanlarım bile vefakâr olsun: dolunaylı 5 ! . Yeter yeter artık, geber ayrılık: 3,5 geber kelimesş çok kaba durmuş Anka ol vuslata, ak ılık ılık: 3,5 ankanın ılık ılık aktığı nerde görülmüş Bam teline dokun, çal bir şarkılık: 4 Dem damarımda şah, davetkâr olsun: 4 . Vefasız zemherde, çok ’acı’ kışlar: 3 Sitemdir sevgiye bu acıkışlar: hilalli 5 Yoksulum zencirli, çakık çıkışlar : 3 Saflığı sabrile, zülfikâr olsun: 4
Not:: birileri şiirimi bozmuş tekrar düzelttim olsunları oldu yapmış "
point: 89,5 bölü mısra sayısı 30 : yaklaşık 3 puan:)
yahu ben toplamayı yanlış mı yaptım en az 4 puan çıkar diyodum...:(
yıldızlı hillali dolunaylı beşler joker niyetineydi:) onlardan ortalamaya artı 1 puan oldu 4:)
Düşmesin çarmıhtan, bin efkâr olsun: 3
ayaklar üç heceli : burada ayak iki hece 1(illahi üç heceli olmalı, yok hayır,,, amma burada istisna göremedim:)), ne kadar ulama olsa da yukarıdaki mısranın ağırlığını taşıyamamış 2, "düşmesin" "düşmeden" olsaydı mana harika olurdu bence. sonuçta çakılan nesne fani, yani bir gün gelecek düşecek....düşmesin: istek olsa da bir nevi emir mahiyetinde..."düşmeden" temenni, yani dua mahiyetinde olurdu...3,
ilk 3 mısra 4 kelime son mısra 6 kelime olduğundan ve -da eklerini barındıran mısralar alışılmış olduğundan, istisna var: ikinci mısra: "Beyanına yârin, yâr ayânsa da" alışılmışın dışında hem anlamı da pek derin olsa da -da eki bu mısrayı da 4 eyledi:)
diğerleri de kendime göre sebeplerden işte ağam:) yavaştan kaçayım sopa yemeden...
sürçi lisanım deyince suçlu affedilirmiş... selam ve saygılarımla
üst katımızda oturan sami biberoğulları hocam var ya ağam:)
bu iki oldu..:) ne zaman bir şiire olumsuz sayılan:( bir şeyler yazsam çaktırmadan kaşları kara gözleri keman:) deyip vuruyor enseme:) bir de bizi aşar diyor.. okuyormun hocanın nesirlerini, Mevlam eline düşürmesin...kızılcık suyunu kaynatır osmanlı şerbeti şifa niyetine içerir.. sonra hekim ara yaralarına:)
sorma bugün mecit ağanın da şiirinde bir -de eki gördüm.. duymasın ayrı olacakken bitişik olmuş... verdi sopayı aldı...git dedi yok'sul' ağanın şiirleriyle uğraş...:) belki de ben öyle anladım bilmiyorum, sesi kısık geliyordu.:) duymamış uydurmuş derse haklıdır..
ben ilerleme sağlamanız için bunları yapmıyorum ağam... ben kim şiirde ahkam kesmek kim;) bu vesileyle sizleri kızdırır :) edebiyat şiir adına daldan düşenleri toplar nasiplenirim diyorum...
"Hava puslu deyip tarlaya dalan" bu mısra yeni şiirimin girizgahı devamı gelmiyor bir türlü...
engin hoşgörünüze teşekkür ederim selam ve muhabbetlerimle...
yok abi neden döveyim yahu zaatan bi araba sopa attınız bu halimle nasıl elim kalksın
şimdi bunu ben üç beş kere okurum
ALLAH RAZI OLSUN DOSTUM devamlı bunu yap ki ilerleme sağlıyabileyim pembeye geç kalıyorsunuz fakat ki mecit bey pembe olmazsa yorum yazmam diyor mecbur ona tashih ediyoruz pembeyi :)))
üstadım şiiri okumak bir yana şiiri anlamak,içeriğine varmak ayrı bir dert. yazıyordunuz böyle anlamlı deyişleri,bu garipler yorulup usansınlar diye. gerçekte nefis bir eser. manevi güzelliklerle dolu dolu gönül yansımaları.kaleminize sağlık
Alnımın çatına, sihrini ’al’ çak Düşmesin çarmıhtan, bin efkâr olsun Hesap mı soran var, cefana alçak Şu dünyada çile, cüretkâr olsun ..çok güzeldi kalem dostu kutlarım kalemi...
nefis bir eserdi kaleminizi güzel eserinizi
tebrik ediyor saygılar sunuyorum..