Hani...
Hani herşey gibi
Tarihi geçecekti bu yalnızlığın
Süpürülen kaldırımlardaki tozların
Hangi çöpçünün süpürgesinde olduğu
Bilinmediği gibi.




Hani...
Hani bir çardak kurulacaktı
Güneyin el değmemiş bir sahilinde
Güneşin tadı çıkarılacaktı
Sanki aşkın bakirliği ilk seninle bozulacaktı.




Hani...
Hani gözalabildiğine imkansız
Mucizeler hayat bulacaktı bizimle
Duyduğumuz tüm efsanelere inat
Biz, bir idol masal olacaktık
İmkansız yeni manasını bulacaktı bizimle.




Hani...
Hani gece gününe kavuşmadan önce
Tüm özlemler dinmş olacaktı
Tan, aşkımızın rengini doğururken
Mızıkçı bir kız çocuğunun çığlıklarına
Kulaklarını tıkayacaktı.




Hani...
Hani sözler haykırışlarla değil
Fısıltılarla inleyecekti bedenlerde
Sevişir gibi gezinecekti anlamlar
Aksini bulmayacaktı hiç
Tükenişi bilmeyen bağlarla bağlanmıştı duygular.




Hani...
Hani sen benim, ben de senindim ölene kadar
Şimdi neye inansam sevgili
Ateş düştüğü yeri yakar
Yanıyorum yokluğunla
Dağa taşa vursam da kendimi
Bir kaya bulamadım soğumaya içim hala yanar.