Kıyıya vurmuş bir söğüt dalıydı sevda, Yumdu gözlerini, hissetmekti istediği, Ürkekçe bıraktı, kendine uzanan ellere, Ellerini...
Temkin de tedbir de, kâr etmedi hani, Adı-adımı nereye varacak, hiç düşünmedi. Güvendi, sevdi... sadece yaşamak istedi, Sevda adına bahtına biçileni…
En başından bilmeliydi, Kalbe gölgesi düşüşünce sevdanın, Akıntıya kapılıp, sağa sola çarparak, Sürükleneceğini, Bilmeliydi ya, kaptırmıştı bir kere. İpin iki ucu varsa, biri kendi elindeydi, Sımsıkı tutmuştu, kopsa düğüm atarlardı da, Hem kendisi, hem sevdiği düşecekti yüzüstü, Elinden bırakırsa…
Her kopuşta da bir düğüm atacaklardı, Ve gene o düğüm, acıtacaktı canlarını. Oysa sevdalar iki kişilikti, Biri kaçırınca ipin ucunu elinden, tutacaktı diğeri. Olmadı...Olamadı... Sığlaştı sevgileri, sıradanlaştı hisleri...
Şimdi sevdanın gözü yaşlı, Suya düşen söğüt dalı hesabı, Köşesine çekildi beklemek üzere, Sevdiğinin, ellerine uzatacağı elleri …
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Sevda şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Sevda şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Her sevdanın sonu baştan belli aslında da yine de hayal kurmak enerji verdiğinden midir nedir; pembe düşler yaşama nedeni oluveriyor hayatımızın merkezinde konuçlanarak hem de gayet rahat bir tavırla.
Anlam dolu dizeleri okumak keyif verdi, içeriği hüzün olsa da...
Anlam dolu dizeleri okumak keyif verdi, içeriği hüzün olsa da...
Canı gönülden tebrikler
Sevgilerimle