MESELAEski çamaşır bohçalarından Gizli kalmış düşlerimi çıkarsam mesela Korkunun buz parmaklarını Çözüversem yüreğimden Dudağımın ucunda Bir cehennem şakası olsa yokluğun Mor şafaklarda ağlayan baykuş değil Adam akıllı duysan beni Alabildiğince güçlü Alabildiğince aydınlık Alabildiğince canlı Mesela diyorum Ben üşürken soluk resimlerin gölgesinde Sen zamanın dehlizlerinde düşsel bir çığlık Çözemediğim bir sızı olsa aşkın yüreğimden usuma uzanan yollarda kımıl kımıl Mesela, Salıversem gitse İflah olmayan Acısı dinmeyen Bu sevdanın ipini Kaçak bir uçurtma gibi Saçlarının akına takılı kalsa öylece Mesela, Kavgada söylenmiş bir dize olsa adın dizenin içinde ozan olsam ben de Sevdamı yüreğimin önüne koysam her akşam bir umudun sesiyle boğulsam da Ve yaşamak Ve gülmek En büyük amacım olsa Mesela diyorum Yılların ardından kopup gelen Ölü bir sonbahar yaprağı olmasa sevgi Yeniden yeşerse avuçlarımda Gözlerimdeki öfke, içimdeki nefret Yüreğimde tutuşan yangınlarda yansa Mesela, Bir şeyler yaşayamamanın buruk sancılarını Başkaldırılara uzanan yanlarımdan söküp atsam Yeşertsem kurumuş umutları çocuk yüreklerinde Sürgün dal uçlarında Hiç usanmadan Mesela diyorum Yıkılmışlığıma rağmen boş versem Yalan olan her şeye Yaslanıp dağların yücesine Söylesem türküsünü sevdamın Bu evrenin en güzel güneşi doğsa Özlediğim en aydınlık sabaha uyansam Mesela, mutlu olsam Mutlu olsa tüm insanlar Alabildiğince özgür Alabildiğince coşkulu Alabildiğince, MESELA... |