GEZGİN DİLENCİ VE ÇİFÇİ
GEZGİN, DİLENCİ VE ÇİFTÇİ
Her yola çıkış bir kaçış Her kaçışsa korkunun çocuğudur Menzilin dışına çıkınca ruh desteğini bulur Yüzünde yarasını onur madalyası diye taşıyan korsanım Pencereler, kapılar yüzüne kapanan gezginim Çünkü onların aklına yolculuk getiririm Rüzgara tohumlarınım verir gezgin Nereye ekileceğini o bilir ancak Sabırsız aşklara düşman ev kadınlarına inat Yolculuk çağrısına uymayan Tenlerinde istekleri kuruyup kalacak olan Görüntü arzu ve fikirleri bir bir yok olacak Bir yolculuk bağlar insanları Bir de o ses , konuşmak Konuşmak ölülere adanmış bir yontudur bazen Zamanın kalıntılarından sığınaklar yapar Güzel duygulardan kalan kırıntılara Sonra geçmişte yitirilen kayıp duygular dükanından Oturup bakarız sokağa Oradaki iç sıkıntıları akıntısına O sıkıntılar ki bizi gezgin yapar yoksa İyi geçinmeliyiz iç sıkıntılarımızla Müebbetiz hiçliğe ve ona Başka umarımız yok Gezginlik hafifletir bir tek Bırakıp herşeyi yollara düşmek Şafakları dağ kenarından uç veren şehirlerde Yolculuk kalanlar için mi daha acı Gidenlere mi bilinmez, Yolculuk bir gök kuşağıdır, Kendi aynasının içine bakar O insan kılığındaki acıdır dokunanı yakar Çünkü güneşini içinde taşır gezgin Yalnızlığı bir zaman boşluğudur Ruhuyla düşleri biribirine bağlı çöl gibi Tutsağıdır gölgelerin , özgürlük hayalinin Güneşin ve yerleşikliğin değil. Gezginin döndüğü ev yuvası değildir Her şey bıraktığı gibi görünse de değildir İnsanlar yaşayıp değişmiş eşyalar yaşlanmıştır. Geride bıraktığı zaman eskimiştir üstelik Bir anıları vardır direnen, değişmez olan Kimsenin gücü yetmez yaşanmışı değiştirmeye Tanrıların bile Bedeninde binbir yamayla dönen kişinin Döndüğü yer anılarıdır Ölmek birisine hakaret etmektir sen seçebilirsen Yaşamın sırlarını bilip hiçe saymaktır Ruhun haritasını çizmektir kafatasına Onun için isyan eder dilenciler tanrıya Diğer insanları onu kullanarak soyduklarından Bilirler cehennemde kaç mevsim olduğunu Severler onları korkunç ve bilge yapan geceyi Toprağın ikna gücünü çiftçiler bilir Yakarışları düşmez gökten yere nicedir Onun için tanrıyla araları gergindir Sessizlik yağar bozkırlarında Çölün yelini geçerler sabırlarıyla Ve biriktirirler hazine gibi Tarihteki haksızlık ve katliamları Katılmadıklarını bilmenin rahatlığıyla Doğayla hayvanlarıyla kardeş Şeytanın büyülü sesi aldatamaz onları Ama dayanamazlar deniz kızlarının şarkılarına. Hürdoğan Aydoğdu |