KARINCA VE AŞK
Ağaçları izlerken hissettim kuvvetli rüzgarı
Kuvvetli ve o narin kızı Hani bana simidini veren Ben bir karıncayım Yüreğimde dahi duyarım ağırlığını yükümün Taşıdığım ne bir buğday tanesi ne de kırıntıdan ibaret ekmek Kaderim binmiş sırtıma Yürüyorum nerede başladığını bilmediğim o yolun sonuna Bela-ı aşkı selamlamışım bir bahar sabahı Bahar gelişini söylemiş rüzgarla bana Yoksa yanımdan geçen o küçük kızı mı bilmem Sonrası malum Mecnunlar dergahının habersiz bir üyesi Ömür yolumu o kızı aramakla harcamışım Kendimden bihaber yollarda şikayetsiz bir sersefillik Yine bir bahar sabahı rüzgara yalvardım Ona götür beni Rüzgar acıdı halime Kattığı gibi içine beni kondurdu bir balkon zeminine Karınca görmüş Büyüyen küçük kızın elinde bir kova su Dilinde ferman-ı şikayet karıncaya karşı Acımadan dökmüş suyu bizim aşıkın üstüne Karıncanın son sözü Bahtiyarlığa hüzünlü vuslatı katın da hayal edin Keşke ne sen büyüseydin Ne de aslında şimdi küçülen düşüncelerin... |
Çınar GÖLE