Aşk sıra sormaz ki..!
Yolcunun el kitabında,
mavi mavi fırtınalar koptu, karaya vurur gibi vuruyordu, her iç çekişte yüreğine yüreğine. susmuştu her şey şimdi sadece ’’AŞK’’ konuşuyordu, sırası gelene..! sırasız, anlamlı ne önemi vardı onun adı ’’AŞK’’dı.... AŞK; Cam kapıdan girdi can! aldı cananını sol yanına... cananın aldığı her soluk candandır. Yürek aşk od’unda güzeldi! kanayan yürekler koyuldu ateşin üzerine ateş olup yandılar Aşk’a... An’ın çarkı anıları bir bir göz perdelerine ve kalbe indirirken! alına borçlu bir öpücük uçuşuyordu şimdi sayfa aralarında ve ağustosa aşık bir böcek sızlanıyordu toprağın altında. mavi ve aşk ele avuca sığmıyordu artık! yolcu kitaba el bastı, toprağa basar gibi kendini bıraktığı yerde başlayacaktı .............................................................. n/y |
saygılarımla