Tedavisi olmayan bir hastalık sanki bu şiir, Ne öldürüyor, ne sıhhate kavuşturuyor.
Yazmayacağım artık seni, desem de kendim bile inanmadım....
Kolay olmayacağını biliyordum Ne bileyim işte, utanmak sıkılmak da Yadırganmak da vardı işin ucunda Ama her şeyi göze almıştım işte…
Memlekete birlikte gidecektik sizinle Derede birlikte balık avlayacaktık belki Belki bir çam ağacının gölgesine oturup Gülüşecektik eski yaşanmışlıklarınıza Toprak yolda yürürken Üstümüz başımız toza belenecekti
Siz, bebekken gördüğünüz kız çocuğundan Söz edecektiniz, ben dikkatle dinleyecektim Haa, bir de hani değirmen vardı ya İşte onu da ziyaret edecektik Böğürtlen dikenlerinden yol bulabilirsek
İncir ve dut toplayacaktık birlikte Belki de yerfıstığı çalacaktık Hocanın bahçesinden Gördüğümüz toprak çatılı ilk evin mertek aralarına Saklanan sincapları kovalayacaktık bir süre Koşabilirsek tabi arkalarından nefes nefese Üzüm bağlarını gezecek, kekik ve ada çayı toplayacaktık...
Bunların hepsi şakaydı aslında Biz memleketi gezecektik bir uçtan, bir uca Tüm bunları, siz de özlemiştiniz en az ben kadar biliyorum Belki her birimiz diğerinden habersiz gene gezeceğiz Ama aynı tadı verir mi bilemeyiz…
Örneğin; Siz bana yüzmeyi öğretecektiniz, bu yaştan sonra Ben size yöresel yemeklerimizi, ne kadar gülünç değil mi? Sonra türküler dinleyecek, şiirler okuyacaktık, Belki de yazacaktık Ara sıra da kafayı memleket meselelerine takacaktık …
Şair olduysak hep aşk şiiri yazıp okuyacak değiliz ya Kimi zamanhüzün, kimi zaman öfke, kiminde isyan Kiminde de dalga geçeceğiz kendimizle ve hayatla Bazen de anasını satacağız, derdin tasanın mesela Bazen bir bardak çay olacak yoldaşımız Bazen bardakları dolduracak akıttığımız gözyaşımız…
Hal böyle olunca gel de efkâr basmasın Gel de arama közde demlenmiş bir bardak çayı Demem o ki, kafayı toparlamak için ne içtiğin değil de Kiminle içtiğinse mesele, her ne kadar tiryakisi değilsem de İtiraf edeyim efendice, hayatımda içtiklerimin En kötüsü ve en keyifsiziydi o kahve Ama en çok da neye üzüldüm biliyor musunuz? Şiirlerin, yüzleri bile kızarmadan gene yalan söylemelerine….
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Tevazu şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Tevazu şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Kolay olmayacağını biliyordum Ne bileyim işte, utanmak sıkılmak da Yadırganmak da vardı işin ucunda Ama her şeyi göze almıştım işte…
Memlekete birlikte gidecektik sizinle Derede birlikte balık avlayacaktık belki Belki bir çam ağacının gölgesine oturup Gülüşecektik eski yaşanmışlıklarınıza Toprak yolda yürürken Üstümüz başımız toza belenecekti
Siz, bebekken gördüğünüz kız çocuğundan Söz edecektiniz, ben dikkatle dinleyecektim Haa, bir de hani değirmen vardı ya İşte onu da ziyaret edecektik Böğürtlen dikenlerinden yol bulabilirsek
İncir ve dut toplayacaktık birlikte Belki de yerfıstığı çalacaktık Hocanın bahçesinden Gördüğümüz toprak çatılı ilk evin mertek aralarına Saklanan sincapları kovalayacaktık bir süre Koşabilirsek tabi arkalarından nefes nefese Üzüm bağlarını gezecek, kekik ve ada çayı toplayacaktık...
Bunların hepsi şakaydı aslında Biz memleketi gezecektik bir uçtan, bir uca Tüm bunları, siz de özlemiştiniz en az ben kadar biliyorum Belki her birimiz diğerinden habersiz gene gezeceğiz Ama aynı tadı verir mi bilemeyiz…
Örneğin; Siz bana yüzmeyi öğretecektiniz, bu yaştan sonra Ben size yöresel yemeklerimizi, ne kadar gülünç değil mi? Sonra türküler dinleyecek, şiirler okuyacaktık, Belki de yazacaktık Ara sıra da kafayı memleket meselelerine takacaktık …
Şair olduysak hep aşk şiiri yazıp okuyacak değiliz ya Kimi zaman hüzün, kimi zaman öfke, kiminde isyan Kiminde de dalga geçeceğiz kendimizle ve hayatla Bazen de anasını satacağız, derdin tasanın mesela Bazen bir bardak çay olacak yoldaşımız Bazen bardakları dolduracak akıttığımız gözyaşımız…
Hal böyle olunca gel de efkâr basmasın Gel de arama közde demlenmiş bir bardak çayı Demem o ki, kafayı toparlamak için ne içtiğin değil de Kiminle içtiğinse mesele, her ne kadar tiryakisi değilsem de İtiraf edeyim efendice, hayatımda içtiklerimin En kötüsü ve en keyifsiziydi o kahve Ama en çok da neye üzüldüm biliyor musunuz? Şiirlerin, yüzleri bile kızarmadan gene yalan söylemelerine….
Hatice AK/25.03.2013.
Şairemizi ve dizelerini kutluyorum.Yunus diyarından selamlar.
Şair olduysak hep aşk şiiri yazıp okuyacak değiliz ya Kimi zaman hüzün, kimi zaman öfke, kiminde isyan Kiminde de dalga geçeceğiz kendimizle ve hayatla Bazen de anasını satacağız, derdin tasanın mesela Bazen bir bardak çay olacak yoldaşımız Bazen bardakları dolduracak akıttığımız gözyaşımız…
Şair olduysak hep aşk şiiri yazıp okuyacak değiliz ya Kimi zaman hüzün, kimi zaman öfke, kiminde isyan Kiminde de dalga geçeceğiz kendimizle ve hayatla Bazen de anasını satacağız, derdin tasanın mesela Bazen bir bardak çay olacak yoldaşımız Bazen bardakları dolduracak akıttığımız gözyaşımız…
HATİCE HANIM MERHABALAR ; HEYYY GİDİ GÜNLER HEYYY..KEŞKE SAATİN AKREBİNİ GERİ ALMAK KADAR KOLAY OLSAYDI YAŞANMIŞLIĞI GERİ GETİRMEK... GÜZEL VEDE ANLAM YÜKLÜ BİR DUYGU PAYLAŞIMIYDI ....YÜREĞİNİZ VEDE KALEMİNİZ DERT GÖRMESİN..YÜREKTEN KUTLARIM ..EMEĞİNİZE SAĞLIK . SELAM VE SAYGIMLA